Garbage’dan mükemmel bir cover albüm
Amerikan-İskoç melezi Garbage doksanların sevilen grupları arasında ilk sıralarda oldu. CD döneminin parlak yıllarında punk, synthe, funk, rock harmanı içinde gayet güzel pop şarkılar yaptılar. İskoç kanı taşıyan, çılgın, kızıl saçlı solistleri Shirley Manson grubun alameti farikası gibiydi. Bu kızılların hepsi mi arıza olur? dediğimiz cinsten bir solistti. Uzun bir sessizlik sonrası 2021’de yeni bir albümle geri döndüler : No Gods No Masters. 2022’de Anthology ve 2025 başlarında EP geldi. Copy/paste iki bölüm şeklinde yayınlandı ve içinde müthiş cover şarkılar var. Starman (David Bowie), Who’s Gonna Ride Your Wild Horses (U2), Because The Night (Patti Smith)…
Toplam 41 dakika ve 10 şarkılık albümdeki parçalar daha önce 1995 ve 2023 arası farklı albümlerde yayınlanmıştı. Sadece yeni olarak The Phsycodelic Furs şarkısı “Love My Way” eklenmiş.
Bu grubun ikonik bir kadın tarafından yönetilmesi, cover’lar için ekstra puanlar ekliyor, çünkü orijinal şarkıların çoğu erkek vokaller tarafından söylendi, bu nedenle Shirley Manson’ın cazibesi bu yorumların başarısı için oldukça önemli bir araç. Elbette, müzik önemli olmalı ve Eriksson, Marker ve Vig, alternatif rock, endüstriyel sesler, pop melodileri ve synth nüanslarının güzel bir karışımını yaratarak kum tanelerini saatin içine koydular.
Garbage U2, Patti Smith, David Bowie, The Ramones veya The Velvet Underground gibi bazı büyük sanatçılara saygı duruşunda bulunuyor ve her ne kadar hepsi zevk meselesi olsa da, bunlardan benim bir numaralı favorim Siouxsie and the Banshees tarafından ilk kez kaydedilen muhteşem ‘Cities in Dust’ ile U2 şahaseri “Who’s Gonna Ride Your Wild Horses”
Garbage’ın solisti Shirley Manson hiçbir zaman aptallıklara tahammül edemedi. 90’larda her dergi kapağında, insanların saçmalıklarına ve ön yargılarına dikkat çekiyordu. Instagram hesabı, adalet için tek kadın mücadelesi formatında devam ediyor ve hatta 2018 NME İkon Ödülü’nü kabul konuşmasında, odadaki herkesin festivallerde cinsiyet eşitliği için üzerine düşeni yapmasını talep etti. Garbage çetrefil dönemlerde hep sesini çıkardı. Manson sesiz kalmayı asla başaramadı.
“90’larda olduğumuz kadar başarılıysanız, bu bir yüktür”
Garbage, 1995’teki “Queer” filminde söylediği gibi, “queer’in en queerest” şampiyonu olarak renkli, ödünsüz duruşlarının yanı sıra, her zaman aykırı oldular. İlk multi-milyon satan albümleri, 1995’te kendi adlarını taşıyan ve 1998’deki ‘Version 2.0’, alt-rock, elektronika ve trip-hop’un çığır açan bir birlikteliğini sundu ve onları döneme hakim karanlık grunge türünden ayırdı. Nirvana’nın ‘Nevermind’ prodüktörü Butch Vig’i davulcu olarak kullandıklarını düşünürsek, 2001’de, radyo dalgaları nu-metal ve garaj rock’ın yükselişiyle titreşirken, arenada toplu söylenmeye hazır marşları, yeni dalga ve hip-hop ritimli Blondie formatındaki ‘Beautiful Garbage’ı çıkardılar.
‘2005’in ‘Bleed Like Me’ ve 2012’de uzun aradan sonra ‘Not Your Kind Of People’’ın görkemli rock’ından sonra, 2016’da ‘Strange Little Birds’ daha tehditkar ve sinematografik bir yaklaşımla umut verici bir albüm çıkışı oldu.
‘No Gods No Masters’da grup, selefinin dramını ve hırsını güçlendirmiş, nesiller boyu etkileri taşıyan, geleceğe yürüyen bir ayak sesiydi. Modern bir parlaklık, hepsi de ancak Garbage’da olabilecek bir ruh ve kişilikle bir araya gelmişti… Manson’ın sözlerinin getirdiği hesaplaşma, dinlerken insanda bir isyan dalgası yaratıyordu. Grup bildiği yolda dolu dizgin yoluna devam ediyor.
Emin Yeğinboy
…