Bodrum’da Müze Evi’nde hala yaşıyor

Türk Sanat Musikisinin  yarım asırlık  dönemine damgasını vurmuş  ünlü  sesi Zeki Müren  yolu  Bodrum’a düşenleri   İçmeler  yolunda  Kumbahçe  mevkiindeki  kendisinin adını taşıyan cadde üzerinde  anılarıyla  sizi karşılıyor.

Zeki Müren Sanat Müzesi ,  Muğla’nın Bodrum ilçesinde  deniz manzaralı ve  tepeden ilçeyi    gören   meşhur Halikarnos Disco nun  hemen 50 mt karşısında  , yakın tarihimizin , kişiye özel  bir  etnografya müzesidir.

 Türk sanat müziği sanatçısı Zeki Müren’in ölmeden önce hayatının son yıllarını geçirdiği ev, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yeniden düzenlenip 8 Temmuz 2000 tarihinde ziyarete açılmıştır.

06 Aralık 1931 de Bursa’ da doğan Zeki Müren, Klasik Türk Müziği alanında yeni ve değişik bir sanat kimliği yaratmış, basının ve halkın ilgisini sürekli canlı tutmuştur.

SANAT GÜNEŞİ “  ünvanı da verilen sanatçı bu ünvanı Türkiye de en çok konser veren sanatçı olması nedeniyle almıştır.

Sanatçının çeşitli makamlarda 200 kadar bestesi  arasından ,  Kürdil-i hicazkâr makamında vals usulündeki “ MANOLYA” 1955’te Türkiye’de verilen ilk Altın Plak ödülünü kazanmıştır.

Müren  her yaz geldiği ve bir anlamda  ilçenin tanıtımında büyük rol oynadığı yıllarda  Bodrum’u  adeta meskeni  kabul etmişti. Bodrumlular da “ paşa “ ünvanlı bu sanatçımızı  bağrına basarak  hemşehrileri  olarak kabul etti.

Sanatçı 24 Eylül 1996’da TRT İzmir Stüdyolarında   ödül  töreni  ve  “Batmayan Güneş” adlı Zeki Müren Belgeseli’nin    çekimleri  için geldiğinde ,  çekim hazırlıkları   sırasında fenalaşarak hayatını kaybetti.

Zeki Müren bugün Müze haline getirilen evini , 1977 yılında sosyolog Fatma Mansur’dan 1 milyon 200 bin liraya satın almıştır.

Tüm mal varlığını Mehmetçik Vakfı’na ve Türk Eğitim Vakfı’na bağışlayan  Zeki Müren Müze Evi,  Kültür ve Turizm  Bakanlığı’na devredildi.8 Haziran 2000 tarihinde de  Bakanlıkça   aslına sadık kalınarak  , yapılan  restorasyon sonucu    Müze haline getirilip ve ziyarete açılmıştır.

Sanat  güneşinin    evi iki katlı olup, ön ve arka tarafta bahçesi  bulunmaktadır. Sanatçı sağlığında, evin yalnızca alt katını kullandığından ,   Kültür Bakanlığı yetkilileri gerçeğine sadık kalarak, alt katı sanatçının yaşadığı şekliyle dekore edip üst kata müze görünümü vermişlerdir.

Evin girişinde sizi ilk olarak Manolya çiçekleri karşılar. Zeki Müren’in en sevdiği çiçeklerden olan manolya evinin bahçesinde  her yeri sardığından adeta  bir cennet bahçesi içinden geçiyor duygusu yaratır.

Evin ön  bahçesinde bir camekan içinde sergilenen  Zeki Müren’in Regal marka kırmızı arabası var. Evin yine ön   bahçesinde bir de Zeki Müren heykeli dikilmiş.

 Evinin bahçesinden hala sanki hayranlarını ve  ziyaretçilerine  sıcacık  tebessümüyle  karşılayıp, selamlıyor.

Ziyaretçiler  , bahçedeki bu heykel ile bir hatıra fotoğrafı çektirmeden  ,  Zeki Müren Sanat Müzesi’nden  içeriye girmiyor.

Eve girdiğinizde  kısık sesle   fonda çalan Zeki Müren şarkıları ,  bir kıyıdan köşeden  sanatçının  sizi  karşılamaya geleceği  hissine kapılmanıza neden oluyor.

Girişte sizi güzel bir antre karşılıyor. Son derece zarif ve sade bu antrenin hemen sağ tarafından ilk olarak evin oturma odasına giriliyor.

Sanatçının renkli ve hareketli yaşantısının aksine ,  evinde gösterişten uzak ve sade bir yaşantı tercih etmiş olması  ile   dikkat çekiyor.

Zeki Müren bu odada genellikle gazete okuyarak ve şiir yazarak vaktinin büyük bir kısmını geçirirmiş. Evine gelen konuklarını bu odada ağırlar ve sanat üzerine söyleşiler yaparmış.

 Ayrıca sanatçı nazara çok inandığı için oturma odasında birçok nazar boncuğu bulundururmuş. Özellikle hayranlarından ve dostlarından gelen hediyeler de evin birçok yerinde sergileniyor. 

Sanatçının Mustafa Kemal Atatürk hayranlığını da  evin birçok köşesinde  yer alan  Atatürk portreleri  ile anlamak mümkün. 

Oturma odasının yan tarafında ise sanatçının yatak odası bulunuyor. Yatak odası takımı ve yatağı sanatçının İstanbul’daki evinden getirilmiş. Diğer sergilenen tüm eşyalar sanatçının kullandığı orijinal kişisel eşyaları.

Yatak odasının ardından üst kata çıkmak için mutfaktan geçiyoruz. Sanatçının mutfağı da son derece sade ve gösterişten uzak.

Mutfağın ilerisindeki merdivenlerden çıkarak evin ikinci katına geçiliyor.

 İkinci katta ise sanatçının hayranlarından gelen mektuplar, kişisel ve sahne fotoğrafları, sahne kıyafetleri ve sanat hayatı boyunca kazandığı bazı ödüller sergileniyor.

Aynı zamanda ikinci katta mükemmel bir manzaraya sahip güzel bir balkon var fakat burası ziyaretçiler için açık tutulmuyor.

Bu bölümde en çok dikkatinizi çekecek objeler şüphesiz ki Zeki Müren’in kendine has renkli ve  albenili   sahne kıyafetleri. Özellikle sahnede giydiği çizmeler ve takıları görülmeğe değer.

Bodrum’daki müze evi ile vefatından sonra da  Zeki Müren gerçek bir sanat güneşimiz olarak  bugün de   sesi ve sanatıyla  hala güneş  gibi ısıtmaya    devam ediyor

Mehmet Özçakır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu