“Elimde gitarımla, bırakın şarkı söyleyeyim”
Toskana’da Sicilyalı bir ailenin çocuğu olarak 7 Temmuz 1943’te dünyaya gelen Salvatore Cutugno, Eurovision Şarkı Yarışması’na ilham kaynağı olan Sanremo Müzik Festivali’nin müdavimlerinden biriydi. 1960’lı yıllarda başlayan müzik kariyerinde zamanla İtalyan pop müziğinin sevilen isimlerinden biri haline gelmişti. “Solo Noi” ile 1980 yılında yarışmayı kazansa da altı kez ikinci olduğu bu yarışmada “Sanremo’nun ebedi ikincisi” olarak anıldı.
1983’de herkesin diline takılan, yalnızca İtalya değil, başta Türkiye olmak üzere, Fransa, İsviçre ve Portekiz’de listelerin bir numarasına oturan San Remo Müzik Festivali’ndeki “L’İtaliano” adlı parçasıyla tanımıştık onu… Kısa sürede bu kadar üne kavuşan, Salvatore Cutugno’yu (bizim ve tüm Avrupa’nın tanıdığı adıyla Toto Cutugno’yu) “kimse Türkiye’ye getiremez” diyordu herkes… Bir tek kişi dışında… Ahmet San… Evet, sevgili Ahmet San 1984 yılında tüm organizasyonunu üstlendiği Çeşme Müzik Festivali’ne Toto’yu da getirmişti… Tabii, benim de, bu kez radyo için (Tülay İlter Sunar’ın programına) onunla konuşmam gerekiyordu. Zaman ve yer ayarlandı… Altın Yunus’ta Genel Müdür, çok eski – çocukluk – dostum, kardeşim Aydın Alam’ın odasında, her zaman saygı ve sevgiyle andığım İzmir’imizin şirin hanımefendisi Madam Marika’yı da yanımıza alarak toplandık. Toto, fazla gülmeyen, ancak İtalyan olmasından kaynaklanan sıcakkanlı bir sanatçıydı. O da, tıpkı Paco de Lucia gibi, İngilizce anlıyor, konuşamıyordu. Benim İtalyanca anlayıp, konuşamamam gibi!
Söyleşiye başladık… O da müziği tamamen doğaçlama, nota bilmeden öğrendiğini, gitar çalmaya çok küçük yaşta başlayıp, delikanlılık çağında arkadaşlarıyla gruplar kurduğunu, ancak asıl ününü San Remo öncesi, başta Joe Dassin olmak üzere, Dalida, Adriano Celentano ve Michel Sardou gibi şarkıcılara bestelerini vererek tanındığını söyledi. Ben özellikle Joe Dassin’i duyunca, “Hangi parçalar?” diye sormuş, “L’été Indien”, “Salut”, “Et si tu n’existais pas” ve “L’Albatros” yanıtını alınca, hafif bir gülümsemeyle (çünkü hiç inanmamıştım) kabullenmiş ve söyleşimi bir süre sonra da bitirmiştim. O konuşmamız sonrasından iki şey kalmış aklımda… İlki, Madam Marika’nın “Ben böyle şey görmedim. Sen İngilizce konuştun, o İtalyanca yanıtladı. Gayet güzel anlaştınız” demesini… İkincisi, eve gelir gelmez ilk işimin Joe Dassin albümlerine bakıp, Toto’nu söylediklerinin doğruluğunu, yani adını verdiği parçaların onun bestesi olduğunu anlamam…
San Remo Müzik Festival’inin devamlı müdavimi olan Cutugno, 1980 yılında “Solo Noi” adlı parçasıyla ilk kez birincilik kürsüsüne çıkmıştı. 1983 yılına “Sarà quel che sarà” ile Tiziana Rivale birinciliği almasına rağmen, beşinciliği alan Toto, “L’italiano” ile tüm festivali ve Avrupa’yı kasıp kavurmuştu. Aslında bu şarkı, Adriano Celentano için kaleme alınmış ancak Celentano okumayı reddetmişti. Ünü dünya geneline yayılan bu şarkı, listelerin birinci sırasına yerleşmiş ve hatta “I am a Finn” başlıklı bir cover, Finlandiya’da hit olmuştu.
1984’te bu kez “Ci sarà” ile Al Bano / Romina Power ikilisi birinci olmuş. Toto da “Serenata” ile yine ikinciliğe ulaşmıştı. 1986 yılında “Adesso tu” adlı parçasıyla Eros Ramazzotti birinci olurken, Toto bu kez “Azzurra malinconia” adlı bestesiyle 4. sırada yer almıştı. 1987’de Toto yine ikinciydi “Figli” adlı parçasıyla… Birincilik kürsüsüne bu kez üç ünlü sanatçı birden çıkmıştı. “Si può dare di più” adlı parçalarıyla Gianni Morandi, Enrico Ruggeri ve Umberto Tozzi. 1988 Toto’nun yine ikincilik yılıydı. Parçası “Emozioni” adını taşıyordu. Birincilikte ise, “Perdere l’amore” ile Massimo Ranieri vardı. 1989’da bir kez daha ikincilik! “Ti lascerò” adlı parçalarıyla Fausto Leali ve Anna Oxa birinciliği almış, Toto’ya “La Mamme” ile ikincilik kalmıştı…
1990 yılında İtalya’yı temsilen katıldığı Eurovision Şarkı Yarışması’nda Avrupa Birliği’nin (AB) kuruluşuna ithafen yazdığı “Insieme (Birlikte) 1992” isimli şarkısıyla birinci oldu.
Aynı yıl “Good Love Gone Bad” bestesini Ray Charles gibi bir dev sanatçı seslendirirken, o da “Gli Amori” adlı İtalyancası ile ikincilikte kalmıştı. Birincilik, “Uomini soli” ile Pooh’un olmuştu. Uzun bir aradan sonra katıldığı 1997 yarışmasında “Faccia pulita” ile 17. oldu… Bu kötü sonuç Toto’yu uzun biri süre yarışmadan uzak tutmuştu. Ancak 2005 yılında yarışmanın değerlendirmeleri değişince, “Büyük sanatçılar” dalında “Come noi nessuno al mondo” adlı parçasıyla Toto Cutugno, Annalisa Minetti ile birinciliğe ulaştı. 2008’de yine yarışmadaydı Toto… “Un falco chiuso in gabbia” adlı parçasıyla 4. sırada yer aldı. 2010 yılında bir hayal kırıklığı daha… “Aeroplani” adlı bestesiyle finale kalamadan elendi.
2013 yılında San Remo Festival komitesi, yıllarca bu yarışmaya katılan Toto Cutugno, Ricchi e Poveri, Al Bano ve Pippo Baudo’ya “Kariyer Ödülü” vererek onların bu festivale katkılarından dolayı teşekkür etti. Toto, bu ünlü festivale toplam 13 kez katılmıştı.
Müzikle ilgilenen çok kişi, Toto’nun Sanremo Müzik Festivali’ne 1976’da Albatros grubu ile ilk kez katıldığını ve “Volo AZ 504” adlı bestesiyle üçüncü olduğunu ve o yıl birinciliği “Non lo faccio più” ile Peppino di Capri’nin aldığını hatırlamaz. Bunu bana 1984’teki o ünlü röportajımda söylemişti.
İşte bu olaylardan sonra yıllar geçti. Toto, 2017 yılında AASSM Müdürü sevgili Mustafa Bayık’ın programı çerçevesinde konser vermeye geldiğinde, eski anıları hatırladık. Program öncesi bana konserde söyleyeceği parçaların listesini bile gösterdi. Bu arada, prostat kanseri olduğunu fısıldadı laf arasında…
23 Ağustos sabahı Toto Cutugno’nun ölüm haberini İtalyan ANSA ajansı duyurdu. Haberde bir süredir Milano’daki bir hastanede tedavi gören müzisyenin 80 yaşında hayatını kaybettiği aktarıldı. Menajeri Danilo Mancuso, Cutugno’nun uzun süredir mücadele ettiği hastalığı karşısında son aylarda durumunun ağırlaştığını söyledi. Ne diyelim, bu eski dosta onun sözleri ile veda edelim…
“Elimde gitarımla, bırakın şarkı söyleyeyim”
“Lasciate mi cantare, con la chitarra in mano…”
Ümit Tunçağ