Anlatamıyorum fakat yazıyorum

Benim Müzik Yazarlığı, Radyo ve Televizyon Yapımcılığı’ndan başka bir Yeminli Mali Müşavir ile beraber çalıştığım ve KDV İade Uzmanı olduğumu birçok kişi bilmez. KDV iadelerini yapmış olduğum baharat satışı yapan bir firmada muhasebe sorumlusu olan Funda Tufan Yolcu ile söyleşimden bahsedeceğim. Bir gün internette dolaşırken “Anlatamadığım Hikâyeler /İçimdeki Çocuğa” kitabını yazdığını sonrasında kendisinin başka mesleklere de kulvar attığını görünce, bu sefer kendisi ile bu konu üzerine iletişime geçtim ve güzel bir söyleşi yaptık. Hadi bakalım kendisini bir tanıyalım, bizlere o anlatsın kendisini, hikâyesini ve kitabını..

“1975 yılında Ankara’nın Kalecik ilçesinde dünyaya geldim. Annem ev hanımı babam polis memuruydu. Üç kardeşin en büyüğüyüm . Diğer oğlan kardeşim Van’ın Gevaş ilçesinde kız kardeşim Van’ın Başkale ilçesinde dünyaya geldi. Babamın sürekli tayin olması nedeni ile birçok ilde okula gittim en son liseye yine babamın tayini nedeni ile Sivas’ın Divriği ilçesinde başladım. Lise dönemlerim hep ders çalışarak geçti,  her zaman başarılı bir öğrenci oldum. Sayısal bölüm öğrencisi olmama rağmen her zaman şiir yazmayı, kompozisyon yazmayı çok sevdim. Hatta birçok yarışmada dereceye girdim. En son babam Sivas’tan emekli oldu ve amcamların yaşadığı İzmir’e yerleştik. Bir şiir defterim vardı taşınma esnasında kayboldu ondan sonra şiir yazmaktan vazgeçtim bu sefer de hikâye yazmaya başladım. Her boş kaldığım zamanda bir yerlere bir şeyler yazıyordum. Ama önceliğim bir an önce bir meslek sahibi olmaktı. Yanlış tercih nedeni ile ilk yıl herhangi bir üniversiteye yerleşemedim. Ortaokul dönemlerinden itibaren spor ile de aram çok iyi oldu. Özellikle 1500 metre koşuda yarışmalarda başarı sağladım. Bunun yanında voleybol genç yıldız takımında oynadım ayrıca lise döneminde karate yaptım. İzmir’e geldikten sonra spor akademi sınavlarına katıldım ancak şanssızlık nedeni ile kayıt zamanını kaçırdım. Daha sonra Erciyes Üniversitesi Yozgat Meslek Yüksekokulu muhasebe bölümünü birincilik ile bitirdim. Ardından Niğde Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde pedagojik formasyon aldım. Ve de Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi Muhasebe-Finans bölümünü bitirdim. Daha sonra SMMM (Serbest Muhasebeci Mali Müşavir) sınavlarına girdim ve başarı ile 2006 yılında SMMM oldum. Bu arada Anadolu Üniversitesi Dış Ticaret ve Anadolu Üniversitesi Adalet Bölümü’nü de bitirdim. 1994 yılında ilk iş hayatıma üniversite öğrencisi iken başladım. Şu an aktif olarak çalışmaktayım. Bunun yanında 5 yıldır karate yapmaktayım. 2024 mayıs ayında Karate 1.kademe Antrenörü oldum.. İlk kitabımı yazma nedenim evlendikten sonra çocuğumuz olmadı birçok denemeden sonra evlat edinmek istedik 3 yıl bekledikten sonra koruyucu aile olmaya karar verdik. 2018 yılında bir erkek çocuğun koruyucu ailesi olduk. O zaman oğlum 4 yaşında idi 1,5 yıl bizimle kaldıktan sonra biyolojik ailesi aldı. Oğlum benimle beraberken yatmadan önce “anne bana masal anlat” derdi bende aklımdan ona masallar anlatırdım. Oğlum gittikten sonra yeğenlerim “teyze sen çok güzel masal anlatıyorsun hem bunları sen oluşturuyorsun neden bunları kitap haline getirmiyorsun” dediklerinde bu hikâyelerin devamını yazmaya başladım ve iki yıl önce ilk kitabım olan “Anlatamadığım Hikâyeler” (İçimdeki Çocuğa) basılmış oldu. Şu an ikinci hikaye kitabımı tamamlamak üzereyim. Hedefim ikinci ve üçüncü hikaye kitaplarımı yayınladıktan sonra bir roman yazmak. Bunun için birçok araştırma yapıyorum ayrıca evimde kendime ait bir kütüphanem bulunmakta, yazmayı ve okumayı çok seviyorum. Yazmak bana mutluluk veriyor, bıkmadan usanmadan yazabilirim bir de bu yazdıklarımı okuyanların olması bana daha çok mutluluk veriyor. Bu hayattan beklentim geride hiç kaybolmayacak eserler bırakmak. Hayatım boyunca insanlarla fazla içli dışlı olmadım her şeyi kendi içimde yaşadım çocukluğumda, gençliğimde çok zor dönemler geçirdim bu dönemlerde yazmak bana hep mutluluk verdi. Sürekli beynimde yeni hikâyeler oluşuyor, sürekli yazmak istiyorum. Maalesef yaşam koşullarının zorluğu nedeni ile çalışmak zorunda olduğumuzdan yorgun oluyorum ve bilgisayarın başına geçmeye zamanım olmuyor. Umarım ilerleyen zamanlarda iş hayatıma son noktayı koyduğumda hem spor hem de yazma konusunda daha ileri seviyeler gelirim.”

– Gerçek Hikayelerden mi ilham alarak yazdın kitabını?

Hayır. İçimden gelerek yazıyorum.

– Kitapların için ne zaman imza günlerin olacak?

Şuan iş hayatımda olduğum için fazla zaman ayıramıyorum ama yakın bir zamanda daha fazla kitaplarımın tanıtımı üzerine yoğunlaşacağım

– Kendine ilham aldığın yerli ve yabancı yazarlar kimlerdir?

Aslında çok kitap okurum Dan Brown, Sarah Jio , Agatha Christie ,Uğur Mumcu, Jack London yani şuan aklıma çok gelmiyor ama okumayı da yazmayı da çok seviyorum.

– Hikâyelerini yazarken en keyif aldığın ve en duygusal anı yaşadığın hikâye hangisiydi?

Masal Teyze’nin Hikâyesi

– On Parmakta On Marifet desene, aynı zamanda Serbest Muhasebeci Mali Müşavir belgesine de sahipsin. Bununla birlikte karate antrenörlüğü ve kitap yazarlığı. Sence en zoru hangisi bunlardan. Ayrıca Karate Antrenörlüğü’nden de kısaca bahsedecek olursak neler söylerdin?

Karate den bahsedecek olursak 16 yaşında başlamıştım. Sonra lise bitti devamında spor akademisi sınavlarına katıldım. Ancak maalesef kazanamayınca muhasebe üzerine yoğunlaştım. Daha sonra Fibromiyalji yani yumuşak doku romatizması olduğumu öğrendim Bu hastalık da kasların sürekli gevşek olması gerekiyor bu da spor ile çözülüyordu. Bende gençken başlamış olduğum karate sporuna yeniden başladım , yaklaşık 5 yıl oldu. Daha sonra siyah kuşak alınca hocamın teşviki ile antrenörlük sınavlarına katıldım. İstanbul’da 2024 yılının Mayıs döneminde sonuçta başarı sağladım. Şu an devam ediyorum ve karateyi çok seviyorum.

– Peki sevgili Funda, söyleşimizin sonuna geldik, sonsöz olarak neler söyleyeceksin?

 En büyük destekçim eşim, ailem ve iş patronum olup, ilk kitabım İkinci Adam Yayınları’ndan  Anlatamadığım Hikâyeler/ İçimdeki Çocuğa 2022 yılının Ağustos ayında basıldı. İkinci kitabım “Her Hayat Bir Hikâyedir” tahmini Eylül 2024 ayında satışa çıkacak. Bu kitabın tüm telif hakkını Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağışladım. Üçüncü kitabı yazmaya başladım ve bu kitabı da basıldığında tüm telif haklarını LÖSEV’e bağışlayacağım. Benim amacım bu dünyaya kalıcı bir şeyler bırakmak  Mümkün mertebe bir kimsenin hayatına ufacık bir fayda sağlayabilirsem ne mutlu bana. Ben kitaplarımı para kazanmak için yazmıyorum. Sadece içimde bir ukde kalmasını istemiyorum . Ayrıca zaman ve sağlığım elverdiği müddetçe yazmaya devam edeceğim.

Sevgili Funda Tufan Yolcu’nun “Anlatamadığım Hikâyeler /İçimdeki Çocuğa “ kitabını almanızı tavsiye ediyorum. İkinci kitabının çıkması için de sabırsızlanıyorum.

Eray Bozkurt