Hacivat ile Karagöz

19 Mayıs’ı coşkuyla kutladı İzmir. Gündoğdu meydanında 2 milyonu aşkın kişi toplandı. Tarkan’ın da sahne aldığı İzmir’in işgalden kurtuluşunun 100’üncü yılı nedeniyle yine Gündoğdu Meydanı’nda düzenlenen  9 Eylül konserindeki deneyimim ile gitmedim meydana. O gün yine milyonlar toplanmıştı alana. Basın platformundan izleyecektik etkinliği. Erken erken girdik alana. Basın için platform kurmayı akıl eden belediye insanın en doğal ihtiyacı yemek ve tuvalet için bir şey düşünmemişti. Su bile yoktu. Mecburen Tarkan sahneye çıktığında birkaç şarkı sonra alandan çıkmaya çalıştım ancak” Niyazi “olmama ramak kaldı. Eziliyordum. Keşke Gündoğdu’ya gitseymişim. Bu yıl basına ilgi ve alaka iyiymiş. Organizasyon her anlamında güzelmiş. “İzmir Farkı”nı ortaya koydukları ve görkemli bir mitinge imza attıkları için Aslanoğlu ve Tugay’ı kutlamak gerek.

9 Eylül 2022 ile 19 Mayıs 2025 etkinliklerini düzenleyen aynı kurumlar. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve CHP İzmir İl Başkanlığı. Ancak..

CHP li iki İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı nerdeyse kanlı bıçaklı. Önceki ve bugünkü..

19 Mayıs öncesi basın toplantısında “Bizi Tunç Soyer batırdı” mealinde cümleler kuran Dr.Cemil Tugay’a Soyer öyle bir cevap verdi ki. Yenilir yutulur değil. Burada bir daha yazmıyorum nasılsa medyadan okumuşsunuzdur.

Karagöz ve Hacivat  karşılıklı konuşmaya dayanan, iki boyutlu tasvirlerle bir perdede oynatılan gölge oyunu.

Karagöz cesur, tepkilerini açıkça gösteren, çabuk öfkelenip kavga eden, Hacivat gibi eğitimli tiplerin konuşmalarını anlamaz ya da anlamaz görünüp sözcüklere ters anlamlar yükler. Bu karşıtlıklardan çeşitli komiklikler doğar.  Her işe burnunu sokan, patavatsız yapısından dolayı sık sık zor durumda kalan Karagöz, oyunun sonunda bir yolunu bulup işin içinden sıyrılmayı başarır.

Hacivat ise Karagöz’ün tam tersi karakterdedir. Eğitim görmüş, iyi konuşan, bilgili, tüm mahallelinin akıl danıştığı ve yardım istediği bir tiptir.

Bir de geleneksel gösteri sanatlarında Pişekar var. Her zaman içten pazarlıklı, arabulucu, kavgaları yatıştıran, dargınların arasını bulan, ölçülü, kusurları gördüğü zaman dilini tutabilen kişidir.

Karagöz ile Hacivat gibi karşılıklı açıklama yapan her iki belediye başkanının aynı partide olmaları ve bunların laflarına karşılık “Kurtuluş yok tek başına” diyen genel başkanın bir pişekarlık yapmaması dikkat çekici.

Yiğidi öldürün ama hakkını verin derler. Pandemiye , depremlere, sel felaketlerine rağmen 5 yıl boyunca İzmir’i aşkla yöneten Soyer’’i bir kalemde silmek mümkün mü?

Körfez kirliliği için gururla yapılan açılışta bırakın söz vermeyi onu davet etmemek hangi aklın hesabıdır?

Halkın Bakkalı, Pako gibi hayata geçirdiği projeleri başka isimlerle yeni yapılıyormuş gibi lanse etmek, Sünger Kent, Cittaslow (Yavaş Şehir)’dan vazgeçmek nedir?

Özensiz açıklamalar yapmak, bir teşekkürü ona çok görmek yakışıyor mu Tugay’a?

“24 saat bu kent için çalışıyorum” diyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı aynı partiden olsun olmasın nasıl ki kaybettiğimiz Osman Kibar, İhsan Alyanak, Ahmet Piriştina gibi değerleri saygıyla anıyorsa Burhan Özfatura, Yüksel Çakmur ,Aziz Kocaoğlu, Tunç Soyer gibi yaşayan başkanları da sevgiyle kucaklamalıdır. Her biri artısı eksisi ile bu kente birşeyler vermiştir.

Ve de Ekrem İmamoğlu’na 19 Mart operasyonu yapan merkezi yönetime karşı mücadelede bu elele , omuz omuza olmak çok ama çookkk önemlidir.

Önemli olmaktadır. Olacaktır !

Erkan Sevinç