Nefesimiz mucizemiz

‘’ Her insan, zihninin elinde bir mahkûm. Bu mahkûmiyet nefesin sınırlandırılmasını da içeriyor. Ancak zihninin izin verdiği kadar nefes alabiliyorsun. Zihinden özgürleştirmedikçe nefesini, gerçekten nefes alman mümkün değil’’

Piraye “Seyir” kitabında böyle anlatıyor nefesi..

‘’Zihinden özgürleşmedikçe’’ ne alaka dedim. Kendimi, nefesimi izlemeye başladım. Olaylara gösterdiğim tepkiler nefesimi etkiliyordu özellikle geçmiş anılarım. Bu konuda eğitim almış, deneyimli bir uzmandan yardım almaya karar verdim. Yaptığım araştırma sonucu ‘’Nefes Koçluğu’’ yaptığını öğrendiğim İkbal Kaya’ya ulaştım ve beş haftalık bir programla nefes çalışmaları yaptık.

Öğrendiklerimi ve kendime doğru çıktığım bu yolculuktaki deneyimlerimi sizlerle paylaşmaya karar verdim. Ama öncelikle nefesle ilgili bilinmesi gerekenleri İkbal Kaya’ya sordum.

Nefes koçu ne yapar?

Hayatınızı nefesiniz yönetiyor biliyor musunuz? Nefes olmasa hayat da olmaz. Ancak yaşadığınız hayattan ne kadar mutlu olduğunuz, doyum sağladığınız, sağlıklı bir yaşam sürüp sürmediğiniz nefes alışkanlığına bağlıdır.

‘’Mücadele dolu bir hayat benimki, hem de çok zor’’ diyorsanız, gülüp eğlenenlere gıpta ederek bakıyorsanız bir nefes analizi yaptırmanın zamanı gelmiş görünüyor.

Çünkü; Nefesiniz hayatınızı nasıl yaşadığınızı söylüyor.

Ve diyor ki;

Nefes alışkanlığını değiştir. Hayatın değişsin.

Biz nefes koçları kişinin öğrenilmiş davranışlarını tetikleyen duygu durumlarındaki nefes alışkanlıklarını oluşturmakla sorumluyuz. Kişinin nefes alışkanlığı, yani nefesteki davranışı değiştiğinde, yeni davranış biçimi öğrendiğinde hayatının her alanında iyileşmeyi, sağlığı ve pozitif etkiyi görür. Ve nefes buna en kısa yoldan en hızlı şekilde müdahale eden bir araçtır.

Nefes alışkanlığı nedir?

 Nefesi tutmak bir nefes alışkanlığıdır. Korku ve kaygı anında ortaya çıkabilir…

Derin sığ nefes almak Hiperkapniye sebep olur, nefes darlığı oluşur.

Hızlı nefes almak, heyecanlandığında, yoğun stres yaşadığında çıkabilir.

Aşırı nefes almak Hipokapniye sebep olur. Aşırı solunum da aşırı miktarda karbondioksit atılır. Bu da aşırı yüksek pH seviyelerine sebep olur. pH seviyelerindeki değişimler bizim gün içinde bir anda mutsuz, anlamsız ve depresif olmamıza yol açar.

Nefes alma şeklimiz ne oluyor da bir alışkanlığa dönüşüyor?

 Nefes bir davranış biçimi aslında. Her gün düşünmeden yapmaya devam ettiğimiz alışkanlıklar gibi.  Kimi, sabah kahvesini içmeden kendine gelemez. Kimi, çalışırken müzik dinler, kimi de çıt çıksın istemez. Bu şekilde alışmıştır ve böyle devam eder. İşte nefesimiz de böyledir. Bazıları sadece göğüs nefesi alır nefesi göğsünde hisseder. Bazılarının nefesi karnında başlar ve sadece karnında hisseder. Diyafram nefesi kullanır. Nefesi yukarıya, göğse çıkmaz. Kimi derin nefesler alır, kimi sığ, kimi ise hızlı.

Bunlardan sadece birini kabul edip alışkanlık haline getirdiyseniz eğer tek tip nefesle rutin ve zorlayıcı bir hayat yaşıyorsunuz demektir.

Nefes alışkanlığımızın ne olduğunu nasıl anlarız?

 Bunun için isterseniz hayatınıza bir bakın. Şikâyet ettiğiniz, sıkıldığınız, yapmak isteyip de yapamadığınız şeyler var mı? Varsa, nefesinizde aynı tip tekrarlayan bir alışkanlık geliştirmiş olmanız mümkün. Gelin, kendi kendimize nefes analizi yapmayı deneyelim. Bir elinizi karnınıza diğer elinizi de göğsünüze koyun ve ağızdan nefes alıp ağızdan verin, bağlantılı bir şekilde yani sürekli. Önce karnınızdaki, göğsünüzdeki el kalkıyor… Verirken de önce göğsünüzdeki el iniyor ve arkasından hemen karnınızdaki el takip ediyorsa her şey yolunda demektir. Eğer karışıyor ve fark edemiyorsanız yolunda gitmeyen şeyler var demektir.

Nefes alışkanlıkları ne zaman nerede tetiklenir?

 Korku, heyecan, endişe, öfke bu duygu durumlarında tetiklenir. Unutmamak gerekir ki, her duygudan önce onu o duyguya iten bir düşünce vardır. O düşünceyle birlikte nefes alışkanlığı tetiklenmeye başlar ve buna da olumsuz duygular eşlik eder.

Zihin bulunduğu noktada baş edemediğini düşündüğünde, çözüm üretemediğinde kendini sıkışmış hissettiğinde disfonksiyonel (bozuk) nefes alışkanlığı tetiklenmeye başlar.

Doğru nefes alışkanlığını nasıl kazanabiliriz?

 Solunuma müdahale etmediğinizde zaten doğru nefes alışkanlığına sahipsiniz. Peki, bu ne demek? Aslında beyin sapı solunumu mekanik olarak yapıyor. O, spor yaptığımızı biliyor ve mekanik olarak solunum hızlanıyor. Dinlendiğimizi biliyor , derinleşiyor ve sığlaşıyor. Bir şeye konsantre olduğumuzda çalıştığımızı da biliyor ve solunum hızımız daha farklı oluyor. Aslında her şeyi çok iyi bilen mekanik bir sistem var. Her şey kendiliğinden oluyor; ancak zihne bir düşünce düştüğünde ve bu düşünce geçmişten gelen bir ‘keşke’ ya da ‘suçluluk’ duyguları ise işin içine nefes giriyor ve solunumu sabote ediyor, nefesimizi tutuyor, limitliyoruz. Zihne gelecekle ilgili bir kaygı düştüğünde ‘ne olacak bu işin sonu?’ gibi işte o zaman nefes göğüste hızlı bir şekilde atmaya başlıyor. Nefesinizi ağzınızda hissediyorsunuz adeta. Ortada hiçbir şey yokken dinlenmeye çekilmişken belki de uykuya dalmaya hazırlanıyorken. Solunum sizin uykuya geçeceğinizi düşünerek nefesinizi sığlaştırıp derinleştirmek isterken, siz bir anda o gün olan her şeyi hatırlamaya başlayıp gerilmeye başlıyorsunuz sinirlendikçe, öfke duydukça nefes hızlanmaya başlıyor, uyuyamıyor ve dinlenemiyorsunuz; çünkü zihin devrede ve solunuma müdahale etti. Nefes kendiliğinden olmayı bıraktı, nefesi siz yapar duruma geldiniz ve buna izin vermiyorsunuz. Zihniniz nefesinize müdahale etmediği sürece doğal nefes alışkanlığı kazanabilirsiniz. Öğrenilmiş bozuk nefes alışkanlığınızı da yapacağınız düzenli nefes seansları ile ve koçluk yardımı ile desteklenen çalışmalarla yeniden çocukluğunuzdaki doğal nefesinize döndürebilirsiniz.

Doğal, sağlıklı nefes nasıl olmalı?

 Alırken karından başlayan ve göğse kadar devam eden, verirken de göğüsten yavaşça karına inen nefes, kendiliğinden, doğal, çabasız, hiç takılmadan akışta olan nefes, tıpkı suyun kıyıya vurması gibi devamlıdır. Nefesinizle dalga yarata bilirsiniz yükselen ve kıyıya vuran. İşte o zaman bilinçaltınızda oluşmuş olan travmalar da her kıyıya vuruşta oradaki tortuyu, kirlenmişliği, acıyı, sevgisizliği alır, götürür, temizler. Nefesiniz açıldığında artık siz eskisi gibi olmazsınız. Duygusal sorunlarınız çözülmeye başlar. Temizlenir ve yenilenir.

Nefes ile ilgili verdiğiniz bu güzel bilgilerden sonra, benimle yaptığınız çalışmayla ilgili sorulara gece biliriz…

Herkesin nefesi kendi hikayesidir. İkbal Kaya ile yaptığım seanslarla ben de kendi hikayemi yeniden yazdım…