Dağ fare doğurdu
Okan Buruk’un yayıncı kuruluşa maç önü açıklamasında “Aslında kazandığımız taktirde 4 puan, berabere kaldığımız taktirde 2 puanlık maç” sözleriyle vurgu yaptığı ikili averaj, Kadıköy’deki ilk maçı 3-1 kazanan ev sahibi adına ‘dünya derbisi’ne bakış açısını net şekilde ortaya koydu.
Puan olarak geride bulunan Mourinho’nun Fenerbahçe’si de rakibi gibi gol atmak yerine kalesini kapatmayı ön plana alan anlayış benimseyince, özellikle ilk yarıda hücum anlamında konuşulup değerlendirilecek pek de bir şey kalmadı.
Futbolseverler, Seyrantepe’de 35 faul (Galatasaray 20, Fenerbahçe 15) nedeniyle sürekli duran bir maç izlemek zorunda kaldı. Sloven hakem Slavko Vincic de düdüğüne başvurmak konusunda oldukça bonkör davranınca, VAR müdahalesiz maçta uzatma bölümleriyle birlikte 96 dakika boyunca topun oyunda olduğu süre 49 dakikayı geçmedi.
Güncel piyasa değerleri toplamıyla ‘en pahalı derbi’nin aktörleri olarak tarihe geçen futbolcular, diğer yandan ilk isabetli şutun 53’ncü dakika geldiği, ilk kornerin 64’üncü dakikada kullanıldığı, tek tehlikeli pozisyonun 67’nci dakikada Djiku’nun kafa vuruşu ve Muslera’nın kurtarışıyla yaşandığı mücadelede tarihi tersten yazma konusunda da başarılı oldular. Savunma yönüne taviz verdirecek bir B planı da geliştirilemeyince, güzel oyunun ofansif tarafı unutuldu. Her teknik direktöre nasip olmayacak yıldız oyuncularla kurulu kadrolara sahip 2 takıma da bu tablo hiç yakışmadı.
UEFA Avrupa Ligi’nde AZ Alkmaar kabusu yaşayan Galatasaray, yaklaşık 53 bin taraftarı önünde Süper Lig’e çok daha hırslı dönmesi gerekirken, Fenerbahçe karşısında maç boyu organize bir atak geliştiremedi. Sarı-kırmızılıların ilk isabetli şutu 87’nci dakikada Lemina’nın ceza sahası dışından cılız sayılabilecek denemesi oldu. Hücumda beklediği toplara alamayan Osimhen, hal böyle olunca 6’ncı dakikada çerçeveyi bulmayan kafa vuruşu dışında ceza alanı içinde rakibi hiç rahatsız edemedi. Duran toplarda etkili olamadığı, rakip savunmayı ortadan geçemediği anlarda kanatlardan gelen ortalara bel bağlayan Galatasaray, derbide bu mecburi plana bile başvurmaktan imtina etti.
Fenerbahçe’nin deplasmandaki oyun felsefesi, ‘Rakibim kalan bölümde benim ilk yarıda bitirdiğim zorlu deplasmanlara gidecek. Nasıl olsa puan kaybı yaşar’ düşüncesiyle okunabilir. Galatasaray için ise ‘İlk maçı kazandım, ikili averaj avantajı bende. Ben kaybedebilirim ama rakibim de kaybedecektir’ kolaycılığıyla bir okuma yapılabilir mi? Dolu tribünler önünde rakibin hücumu hiç düşünmeyen futbolu ve kırılgan orta sahası karşısında en ufak bir cesaret kırıntısına yer olmaması düşündürücü.
Günlerdir heyecanla beklenen ve şampiyonluk düğümünü büyük oranda çözmesi beklenen derbi, 2 teknik direktörün kazanmak için değil, önce kaybetmemek üzerine kurduğu stratejiye kurban gitti. Lig sonuna olan uzun mesafe nedeniyle rakibinin hatasını beklemeyi tercih eden Galatasaray ve Fenerbahçe, sıfır risk planlarını uygularken hücumdan tamamen vazgeçti. Birbirinin izin verdiği ölçüde oynayan ezeli rakipler, orta alana sıkışan mücadeleyle maçı tamamladı.
Oyuna son yarım saat dahil olduğu Rize deplasmanında takımının topa sahip olmasını sağlayıp, Galatasaray’ın kazandığı kritik 3 puanda kilit rol üstlenen Lemina, bu kez 11’de yer aldığı Fenerbahçe maçının açık ara en iyi oyuncusuydu. 5 yıl aradan sonra çıktığı Aslantepe’de maç eksiğine rağmen fizik gücü düşmedi. Yüzde 83 pas isabeti bulan Gabonlu futbolcu, top rakipteyken stoperlerin arasına girip, rakibin savunmada 1 fazla karşılanmasını sağladı. Defansta açıkları kapatmasının dışında ikili mücadelelerinin önemli bölümünü kazanıp, orta saha görevini de yerine getirdi.
Beklentilerin uzağında geçen tatsız tuzsuz derbinin hafızalarda yer edebilecek ender isimlerinden Lemina, sakatlıkların etkisiyle tam kapasite performans sergileyememesine karşın taraftarın zihninde yer ettiği 2019-2020’deki Türkiye serüveninden sonra 11’de başladığı ilk karşılaşmada Premier Lig futbolcusu olduğunu gösterdi.
Fenerbahçe tarafında derbinin en akılda kalan oyuncusu Yusuf Akçiçek oldu. 19 yaşında kritik bir derbiye çıkan stoper, mücadeleyi hatasız tamamladı. Zamanında müdahalelerde bulunan, savunmada Galatasaraylı oyunculara karşı fiziğini de etkili şekilde kullanan oyuncu, son haftalarda takdir toplayan performansını sürdürdü.
Ayağı yere sağlam basan Yusuf’un, Galatasaray altyapısında geçirdiği 3 yılda keşfedilememiş olmasını atlamamak gerek. Profesyonel sözleşme yapılmadan rakibe kaptırılan genç futbolcu, Fenerbahçe’de uzun yıllar görev alacak kapasite bir görüntü verdi.
Gökhan Karataş