Bize denk gelmez
Müzik kariyerinde uzun bir dönemi geride bırakan başarılı rock müzik gruplarından biri olan Bize Denk Gelmez, kariyerine emin adımlarla devam ediyor. En son yeni teklisi “Aymazlık”ı Avrupa Müzik / Grow etiketiyle dinleyicilerle buluşturan Bize Denk Gelmez grubu ile müzik yolculuklarını, teklilerini, aldıkları geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.
Öncelikle grubu tanıyalım.Sizleri tanıyabilir miyiz?
Kayra Eskin (vokal): Ben grubun vokaliyim.
Aslan İstepanov (bas): Ben bas çalıyorum. Serdar Gücüyener askerde. Burada olsa şu an davul çaldığını söylerdi.
KE: Lise yıllarımda Ankara Sanat Tiyatrosunda kursiyerdim ben. Orada başladı ve devam etti grubun hikayesi uzun süre. Cem Merter diye bir arkadaşım vardı orada. Fuayede sürekli müzik dinlerdik, yeni gruplar öğretirdik birbirimize, vesaire. Bir süre sonra da şarkı yazmaya başlamıştık beraber. Ben sözleri baştan sona yazar, Cem’e gösterirdim, o da gitarıyla melodiye dökerdi onları. Sonra o çalar, ben söyler, oturturduk iyice. “Gün Yüzü”, “Harman” gibi şarkılar bu formülle ortaya çıktı. Neyse, uzun süre böyle bir şeyler yaptım Cem ile. Grup fikri ve “Bize Denk Gelmez” ismi 2015’in başında ortaya atıldı. O yıl bir iki demo kaydedip bir yerlere ekledik ama o kadar. Bize Denk Gelmez bizim için bir sohbet konusu ve hayaldi daha çok. Gerçekten bir şeyler yapmak istememiz 2016-2017’yi buldu. Yine tiyatrodan arkadaşımız Güney Özsökmenler davulcuydu, o katıldı aramıza ve liseden arkadaşı Aslan’ı getirdi basçı olarak. Türlü aksaklıkla mücadele ederek 2017-2019 arasında 3 tane şarkı çıkarabildik. “Maalesef”ten sonra uzun bir ara vermek zorunda kaldık. 2022’de Aslan ve ben yeniden bir araya geldik. İsmi Belli’nin kaydı sırasında Serdar’ın katılımıyla grup şimdiki halini aldı ve yine muhtelif şanssızlıklarla boğuşarak yeniden şarkı kaydedip yayınlamaya başladık. Bu süreçlerde çeşitli gitaristlerle çalıştık.
Aİ: Onat Tan Çakır, Che Mutko Akça ve Görkem Gürsoy’a selam gönderelim buradan bu vesileyle.
KE: Aynen. Gün Yüzü’ne sunduğu katkılar için Yiğitcan Eron’a da teşekkür edelim. Sağ ol kuzen!
Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz? Bu bağlamda “Gün Yüzü”nün oluşum süreci nasıl gelişti?
KE: Tekli yayınlamaya karar vermedik de yayınlamak için çalışırken bulduk kendimizi aslında. Şarkılarımız güzelleşiyordu ve kurumsal hayata dair duyduğumuz korkular derinleşiyordu. Ondan olsa gerek. “A’mak-ı Hayal” diye bir kitap okumuştum 17 yaşımda. Kitabı pek hatırlamıyorum şimdi ama bitirdikten çok kısa süre sonra yazdığımı hatırlıyorum Gün Yüzü’nün sözlerini. İlham olmuştur sanıyorum. Önce “Gözleriyle gören bir daha rüya göremez”li kısım gelmişti ve bir süre kalmıştı notlarımın arasında. Sonra bir gece onun üzerine gitmiştim ve sözlerin tamamı ortaya çıkmıştı. Kendime kalıcı değişimlerden korkmamayı öğütlediğim bir şarkı Gün Yüzü ama tam olarak ne anlattığı konusunda dinleyicinin fikrine müdahale etmemem gereken şarkılarımızdan olduğunu düşünüyorum. Geri dönüşler ilk şarkımız olmasından dolayı ayrı bir önem taşıyordu. Bizi ya yükseltecek ya da düşürecekti ister istemez. Dinleyicilerin ilgisi, şarkıyı dokunaklı bulması kendimize olan inancımızı perçinledi o dönem. En popüler şarkımız oldu ayrıca.
İkinci tekliniz “Harman” oldu
KE: Harman en hızlı oluşan şarkılarımızdan biri. Net bir şarkı. Sevindirir böyle şarkılar yazanı. Ben de memnunum bu yüzden. Stüdyoda ham bırakmaya çalışmıştık her şeyi olabildiğince. Bu yönüyle konserlere başladığımızda çalmak için sabırsızlandığım şarkılardan. Her yere gidebilir çünkü. Tepkiler oldukça olumluydu.
Üçüncü tekliniz “Maalesef” ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
KE: Sözlerini Gün Yüzü’nü yayınladıktan birkaç gün sonra yazmıştım gelen güzel tepkilerin verdiği motivasyonla. Fırlama bir tipi anlatıyor. Müzik kısmında da tüm ekipte yüksek bir şey yapma isteği vardı.
Aİ: Şarkıyı tamamlamak zor olmuştu. Aynı temanın varyasyonları üzerinden yazıldığı için yaratıcılık sınırlarımızı zorlamaya çalıştık.
KE: Geri dönüşlerini tahmin edebildiğimiz bir şarkı oldu. İnsanlar bizim düşündüklerimizi düşündüler tam olarak. Gün Yüzü’nden sonra en çok dinlenen şarkımız.
Sonrasında 4 yıl yeni tekli yayınlamadınız
KE: Güzel bir ivme yakalamıştı grup. Şarkılar çok seviliyordu ve yeni işlerimizi bekliyordu dinleyenler ama devam edemiyorduk pandemi, yol ayrımları ve benim bozuk psikolojim gibi sebeplerden dolayı. Pişmanlıklarla dolu, hatırlamak istemediğim zamanlar.
Dördüncü tekliniz “İsmi Belli”nin oluşum süreci nasıl gelişti?
Aİ: Yıllar sonra yeniden toplanıp yaptığımız şarkı oldu. Daha önce denemediğimiz şeyler yaptık hem beste hem kayıt sürecinde. Benim de kayıt asistanı olarak katkıda bulunduğum ilk Bize Denk Gelmez şarkısı oldu. Buradan Ripple Production’dan Anıl Yazıcı’ya da selam göndereyim. Serdar’ın gruba katıldığı şarkıdır aynı zamanda.
KE: Upuzun, verimsiz bir dönemin sonunda yazdığım ilk şarkı. Kız arkadaşıma kavuşmamın hikayesi. Hem benim için kişisel bir şarkı olmasından hem de geri dönüşümüzü temsil ettiğinden, kaygıyla dolu bir kayıt süreci geçirdim bunda ve bayağı darladım insanları. Kusura bakmasınlar. 4 yıllık sessizliğin ardından bir gece ansızın YouTube’a koydum şarkıyı. “Şaka mı?”, “Nihayet!” şeklinde tepkiler aldık. Kitlemiz hem şarkıyı çok sevdi hem de geri dönüşümüze çok sevindiler.
2023’e “Akla Ziyan” ile giriş yaptınız
KE: Akışına müdahale etmediğimiz, enerjik bir parça olsun istedik. Sözlerde bu işe başlarken kurduğum hayalleri çocuksu bir heyecanla dile getirdim. Amacımız doğrultusunda uzun ve bir tık yorucu bir parça ama içine girebilen girip eğleniyor epey. Alternatif bir versiyon var aklımızda ilerde ele almak istediğimiz.
Altıncı tekliniz ise “Her Şey Hazır” oldu
Aİ: Folk etkili bir şarkı oldu. Ben de o sıralarda kontrbas öğrenmeye başlamıştım. Güzel denk geldi, bu vesileyle kayıtta da kontrbas çalmış oldum. Aldığımız duyumlar güzeldi.
KE: Sevdiğim bir balad. İyi ki yazdım.
Yeni tekliniz “Aymazlık”ı yayınlayarak Avrupa Müzik / Grow’a geçtiniz. Grow ile yollarınız nasıl kesişti?
KE: Demo gönderdik, beğendiler. Eski notlarımı karıştırırken ilk kıtasına rastladım şarkının. Yazmaya başlayıp devam etmemişim. Kalmış yıllarca öyle. Denk geldiğimde sanki uzun süredir o anı beklemişim gibi daldım sözlere ve çok kısa sürede tamamladım. Kendi kendini yazdı sözler bir nevi. Büyümek zorunda kalmak ile ilgili şeyler var içinde. İçlendiren bir şarkı beni çalıp söylerken. Yazarken de öyleydi.
Aİ: Bu şarkı da folk eğilimlerimizi gösterdiğimiz bir şarkı oldu. Samimi bir singer-songwriter şarkısı yapmak istedik. Akustik gitar tabanının üzerine oturan melodilerle söz-müzik uyumu yakalamaya çalıştık.
KE: İlk üç şarkımızda olduğu gibi kayıt ve mixin ardında Volkan Yırtıcı var. Şarkının masteringini ise Çağlar Türkmen yaptı. Sevdiğimiz, saydığımız abilerimiz. Detay Müzik bizim için değerli. İlk tepkiler bizi sevindirecek yönde ama her şey henüz çok taze. Bekleyip göreceğiz. Umutluyuz.
Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
KE: “Tanımlayamıyoruz” “Bir müzik türüyle sınırlandırmıyoruz” şeklindeki beylik sözlerden hoşlanmıyoruz.
Aİ: Hakikaten!
KE: Değil mi? Rock müzik yapıyoruz işte. Rock müziğin çeşitli alanlarında gezinerek rafine işler üretme çabasındayız.
Aymazlık’tan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
KE: Var tabii. Serdar askerden dönünce bir an önce yeni tekli çalışmalarına ve konser hazırlıklarına başlayacağız.
Aİ: Yolumuz açık olsun.
Bize Denk Gelmez grubuna bu güzel röportaj için teşekkür ederim. “Aymazlık”ı tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.
Emre Siyahoğlu




