Birileri çok oluyor,birileri çok ölüyor
Neyse ki okullar açıldı da, normale döndük.
Ya neydi o ; çarşı – pazarın hali. Açılmayan tezgahlar, satılmayan sebze- meyve..
Hatta.. Sesi – soluğu çıkmayan İbo’dan çakma ‘slogancı çığırtkanlar!
‘Gel geeeel’ de tarihe karıştı; ‘pazarın gülü bunlar ‘ diye sübliminal takılmalar da!
Boşuna ‘Eylül de gel’ demedi büyük usta Alpay..Eylül’de eve dönüş..
Yazlığı, kır evini, tayni hauz’ları , karavanları filan kapatma, kenara çekme..
Okul çağında çocuğu olan ayrı bir enflasyon mağduru, anneanne- babaanne, dede, teyze travması ayrı!
Resmen saklandı büyükler! Eeee; verecek harçlık nerede?
Lise – ortaokul çocuklarına harçlık, Üniversitelilere ev yok!
Ranza ekonomisi patladı resmen; bir odada altı kişi!
Gençler Üniversite yolunda!
TÜİK ayrı, ENAG ayrı telden çalıyor da; benim garibim emeklinin, işçinin enflasyonu hep yüzde 100..
Şimdi 29 Ekim için ‘Cumhuriyet ikramiyesi ‘ gündemde; ‘zam da zam’ diye ‘oynatmasına az kalan’ millet biraz umutlanmış!
Neriman Abla da, Mehmet Bey Amca da aynı politik çizgi:
‘2-3 bin lira verecekler. Ne işe yarar?’.
Yahu al koy kenara; akmasa damlar!
Vallahi korkuyorum başına bir şey gelecek diye ‘ikramiye ‘nin!
Kahvecinin torunu kuş gibi ötüyor kenardan: Cik cik de cik cik!
İnan olsun anlamadık; sonra ayıldık:İkramiye değil; ikramiyeCİK!
Cik cik diye ötüşü ondan Z kuşağının!
Reis’çi takılanlar ‘bekle gör modunda ‘!
‘Gün doğmadan neler doğar’!
Öyle 3-5 bin değil hem iyi bir ikramiye , hem de maaşlara ‘kallavi’ zam gelecek umudundalar..
Orta vadeli programdan filan dem vuran olursa da yüksek tondan sesleniyorlar:
‘Çek oğlum bir orta kahve. Keyfimiz yerine gelsin’..
Seviyorum bizim milleti! Her daim çözüm var; her daim umut!
Güya politikadan anlamayız di mi? Politikanın dibiyiz dibi!
Domates 19-25, barbunya 50-60, bamya hala 70-90 bandında..
Kışlık hazırlıklar ‘yavaş’..Fiyatlar düşer mi acaba?
Buzluklar boş hala boş!
Ayrı telden çalan da var tabi!
‘Hadi yine iyisiniz’ diye iki lafa salça oldu Z kuşağı:
‘100 lira olacak dedikleri domates 20-25 lira. Buna da fit olun canım’.
Burada kalsa sözüm yok. Densizliğe devam etti:
‘Hem bu fiyatlara fit olun. Hem de yemeyin feet olun’.
Allahım bana sabır ver.
Laf sokuşa bak! Kıvrak zekaya bak!
Çarşı – Pazar da tamam.. Tansiyon oynamadan marş marş eve!
‘Sen çok iyi bir insansın..Onun için seni çok öldürmüşler’.
Yaşar Kemal Usta söylemişti; galiba Karıncanın Su İçtiğinde de..
Hepimiz iyiyiz de; çok ölüyoruz be Abiler, Ablalar..
Onlar çok oluyor; biz çok ölüyoruz!
Mecburen siyaset! Mecburen Millet İttifakı- Cumhur İttifakı..
Millet bir üçüncü yol istiyor da; Kaf dağının ardında mı ne!
Siyaset; halk için olmaktan çıkmış; koltuk için olmuş!
Baksanıza 3-5 dönemlikler! Her biri memnun yerinden!
‘Hop dedik Ayhan’ usülü ‘hop’ değişim!
Biz Ecevit ekolüyüz; Allah ‘tan onun kulaklara küpe sözleri.. Tabi anlayana;
‘Her siyaset adamının siyasetten başka bir dünyası da olmalıdır. Bütün dünyası siyaset olursa ona sıkıca sarılır bırakmaz. Topluma yararlı olmak için değil, kendini ayakta tutmak için sarılır siyasete..Olmaz..’
Dr.Hakan Tartan