“Bilim Kadınları İçin 2024 Uluslararası Ödülleri” sahiplerini buldu

 

L’Oréal Vakfı ve UNESCO, 2024 L’Oréal-UNESCO Uluslararası Bilim Kadınları Ödülleri’nde ödül alan beş ismi açıkladı.   Paris’teki UNESCO Genel Merkezi’nde düzenlenen tören ile ödüle hak kazanan araştırmacılar; yaşam ve çevre bilimlerindeki öncü araştırmaları, kanser, sıtma, çocuk felci gibi bulaşıcı hastalıkların ve obezite, diyabet ve epilepsi gibi kronik rahatsızlıkların çözümüne katkıları nedeniyle onurlandırıldı.

L’Oréal-UNESCO Uluslararası Bilim Kadınları Ödülleri her yıl Afrika ve Arap Devletleri, Asya ve Pasifik, Avrupa, Latin Amerika ve Karayipler ile Kuzey Amerika olmak üzere beş geniş bölgenin her birinden bir kadın bilim insanını ödüllendiriyor. 

Bu yıl 26’ncısı düzenlenen programın ödül sahipleri, dünya çapında 350 aday arasından, Inserm Araştırma Enstitüsü Araştırma Direktörü, Fransız Bilimler Akademisi üyesi ve L’Oréal-UNESCO Bilim Kadınları Uluslararası Ödülleri’nin eski kazananı olan Profesör Brigitte L. Kieffer’in başkanlık ettiği bağımsız uluslararası bir jüri tarafından seçildi.

Ödüle hak kazanan araştırmacıların çalışmaları, kanser vakalarının 2050 yılına kadar %77 oranında artabileceği, obezitenin dünya genelinde her 8 kişiden 1’ini etkilediği ve hâlâ 249 milyondan fazla sıtma enfeksiyonu vakasının bulunduğu bir dönemde, büyük halk sağlığı sorunlarıyla başa çıkmak için bilimin her zamankinden daha fazla kadına ihtiyaç duyduğunu gösterdi. 

2024 L’ORÉAL-UNESCO BİLİM KADINLARI İÇİN ULUSLARARASI ÖDÜLÜ’NÜN SAHİPLERİ

AFRİKA VE ARAP DEVLETLERİ ÖDÜLÜ

Profesör Rose Leke – İmmünoloji

Kamerun, Yaoundé I Üniversitesi, Tıp ve Biyomedikal Bilimler Fakültesi Bulaşıcı Hastalıklar ve İmmünoloji Bölümü Eski Başkanı ve Biyoteknoloji Merkezi Eski Direktörü

Rose Leke, gebelikle ilişkili sıtma vakalarını iyileştirme, çocuk felcinin ortadan kaldırılmasına destek sağlama ve Afrika’da aşılama oranlarını artırma konularında gösterdiği liderliğinin yanı sıra, olağanüstü araştırmaları ve öncü çabalarıyla, genç bilim insanlarının kariyer yollarını iyileştirme konusundaki gayretleri için ödüle layık görüldü. Dr. Leke’nin ulusal, bölgesel ve küresel etkisi, memleketi Kamerun’da ve Afrika genelinde halk sağlığı üzerinde derin bir etki yarattı. Başarıları, onu genç kadın bilim insanları için bir rol model, önde gelen bir eğitimci ve savunucu olarak konumlandırdı. 

LATİN AMERİKA VE KARAYİPLER ÖDÜLÜ

Profesör Alicia Kowaltowski – Biyokimya

Biyokimya Profesörü, São Paulo Üniversitesi, Brezilya

Alicia Kowaltowski, “hücrenin ana enerji kaynağı olan ve pil görevi gören” mitokondri biyolojisine yaptığı temel katkılardan dolayı ödüllendirildi. Çalışmaları, obezite ve diyabet gibi kronik hastalıkların yanı sıra yaşlanma sürecinde enerji metabolizmasının etkilerini anlamamız için kritik önem taşıyor. Bir araştırmacı ve gösterdiği liderliğinin yanı sıra Latin Amerika’da bilimin savunulması ve halka yayılması için ilham oluyor. 

KUZEY AMERİKA ÖDÜLÜ

Profesör Nada Jabado – İnsan Genetiği

McGill Üniversitesi Pediatri ve İnsan Genetiği Bölümleri Profesörü, Kanada Pediatrik Onkolojide Birinci Kademe Araştırma Başkanı, Kanada

Nada Jabado, agresif pediatrik beyin tümörlerinden sorumlu genetik bozuklukların kavranmasında devrim yarattığı için ödüllendirildi. Onkohistonlar olarak adlandırılan, insan hastalıklarındaki ilk histon mutasyonlarına ilişkin ufuk açıcı keşfi, kanser araştırma alanında temel bir değişime yol açtı. Yenilikçi araştırmaları ve küresel bir işbirlikçi ağ kurmadaki etkili liderliği sayesinde, genç hastalar için hem teşhiste hem de klinik tedavileri geliştirerek pediatrik kansere yönelik tıbbi yaklaşımı yeniden şekillendirdi.

ASYA VE PASİFİK ÖDÜLÜ

Profesör Nieng Yan – Yapısal Biyoloji

Tsinghua Üniversitesi Yaşam Bilimleri Fakültesi Üniversite Profesörü, Shenzhen Tıp Araştırma ve Çeviri Akademisi Kurucu Başkanı,  Shenzhen Körfezi Laboratuvarı Direktörü, Çin

Hücre zarı boyunca iyonların ve şekerlerin trafiğine aracılık eden çoklu zar proteinlerinin atomik yapısını keşfettiği ve zarlar arası taşınmayı yöneten ilkeleri ortaya çıkardığı için ödüle layık görüldü. Olağanüstü araştırmaları epilepsi ve aritmi gibi birçok bozukluğa ışık tuttu ve ağrı sendromunun tedavisine yön verdi. Alanında lider bir otorite olan Dr. Yan, dünya çapında kadın bilim insanlarına ilham veriyor ve araştırmayla bilim eğitiminde cinsiyet eşitliğinin güçlü bir savunucusu olarak öne çıkıyor. 

AVRUPA ÖDÜLÜ

Profesör Geneviève Almouzni – Meloküler Biyoloji

Curie Enstitüsü, Bilimler Akademisi Üyesi, Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi (CNRS) Araştırma Direktörü, Fransa

Geneviève Almouzni, DNA’nın hücre çekirdeği içindeki proteinlerle nasıl paketlendiğinin anlaşılmasına yönelik ufuk açıcı katkılarından dolayı ödüllendirildi. Epigenetik alanındaki öncü çalışması, normal gelişim sırasında hücre kimliğinin nasıl belirlendiğine ve kanser tarafından nasıl bozulduğuna dair buluşları ilerletti. Araştırmaları ilerletme, yeni nesil bilim insanlarını yetiştirme ve kadınları bilimde teşvik etme konusundaki olağanüstü başarıları ilham verici bir rol oynuyor. 

Ödüle layık görülen 7 bilim kadını da Nobel Ödülü aldı

Ödül töreninde konuşan L’Oréal Vakfı İcra Direktörü Alexandra Palt şunları söyledi: “İnsanlık için sürdürülebilir bir gelecek, kadın ve erkek arasındaki gerçek eşitliğe bağlıdır. Dünyada benzeri görülmemiş zorluklarla karşı karşıya olmamıza rağmen, ne yazık ki bugün bilim dünyasında gerçek eşitlik durumu halen daha geçerli değil. L’Oréal-UNESCO Bilim Kadınları İçin Programı, 26 yıldır devam eden bu sorunun tartışmaların merkezinde kalmasını sağladı. Özellikle pek çok kadın bilim insanı tarafından yürütülen araştırmaların profilini yükseltmeye ve gelecek nesil kadın araştırmacılara ilham vermeye çalıştık. 2024 Uluslararası Ödülleri’nin beş kazananının tamamladığı araştırmalar, insanlığın sağlığı açısından önemli ilerlemeler sağlıyor ve bizi bu mücadelemizi sürdürmemize teşvik ediyor.”

UNESCO Doğa Bilimleri Genel Müdür Yardımcısı Lidia Brito şunları söyledi: “Kadınları bilimde güçlendirmek bir eşitlik ve pragmatizm meselesidir. Kadınlar nüfusun yarısını oluşturuyor.  Çevresel bozulma, iklim ve biyolojik çeşitliliğin bozulması, salgın hastalıklar, teknolojik bölünme veya kalıcı yoksulluk gibi karşılaştığımız ciddi zorluklarla başa çıkmak için insanlığın tüm yaratıcılığını ortaya koyması gerekiyor. Nobel Bilim Ödülleri arasında kadınların sayısının giderek arttığını görmek cesaret verici. 1901 yılından bu yana, 25 kadın bu unvana sahip oldu; bu kişilerin 15’i (%60) 1998’de L’Oréal-UNESCO Bilim Kadınları İçin Programının oluşturulmasından bu yana varlığını sürdürüyor. Bahsi geçen 15 kadından altısı ise daha önce L’Oréal-UNESCO Kadınlar İçin Bilim Uluslararası Ödülleri’nin sahibi olmuş ve daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştür.”

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu