Susmak insanın son kurşunudur
“Kimseden daha iyi olmadığınızı anlayacak kadar mütevazi, herkesten farklı olduğunuzu kavrayacak kadar bilge olun.”
Sevgi insanın kalbinden gözlere vurulur. Cesaret ise yüreklerde saklı. Yaşadığım süre boyunca hep merhametimin arkasından yürüdüm, beklentilerimi geride bıraktım. Kimseden bir şey beklemedim, doğrusu bu sanıyordum çünkü. Yaşadıklarımı yaşayamadıklarımı içimde sakladım, sustum bastırdım olsun dedim insanlık bende kalsın.
İstemeye yüzüm olsun dedim. Verdim, hep verdim karşılığını alıp alamadığıma bakmadan, aslında güçlü olmak değildi istediğim, ama olmak zorundaydım ve bırakıldım. Kendimi hep erteledim. Biliyordum ki benim gibi bir cok kadın var
Kendinden vazgeçen! Kimsenin beni anlamadığını bildiğim halde hayatıma girenleri bana verilmiş bir görev olarak gördüm. Herkesi mutlu etmek zorundayım sandım. Benim de mutlu olmam gerektiğini unutmuşum meğer. Görevim neyse en iyisini yapmalıydım ki vicdanım rahat etmeliydi. Birilerinin de bana karşı görevleri olduğunu hiçe saymışım oysa…
Ne yazık ki bana verilen rolleri en iyi şekilde oynarken onların rollerini iyi oynayıp oynamadığına hiç bakmadım. Karşımdakilerin eksiklerini tamamlamaya çalışırken, onların hatalarını görmeye vaktim kalmamış sanki. Beni üzmelerine bakmadan, karşılığında ne aldığıma ne hissettiğime aldırış etmeden hep elimdekileri vermişim. Kendimi nasılda unutmuşum..
Aynı sizin gibi !
Unutturmuşlar aslında. Paramparça olmuş kalbime, cayır cayır yanan içime doğruları söylemeye çalışan beynime, mutsuz yüzüme ve beynime hep sus dedim. Sen sus…
Kendime haksızlık ettim, kimseye etmediğim kadar. Herkesi dinledim kendimi dinlemediğim kadar. Kimse benim yüzümden mutsuz olmasın diye, hiç bir şeyin sebebi ben olmayayım diye mutluluk oyunlarımı oynadım. Yetmedi yeni oyunlar buldum. Ama bir gün bir bakmışım ki paramparça olmuşum. Tutunacak tek duygu bırakmamışım kendime. Teselli edecek tek şey yokmuş hayatımda. Allak bullak olmuşum.
Kendimi aramaya çıktığımda yorgun, yılgın, bitkin bir köşede saklanıp herşeyden uzaklaşan ağlayan bir çocuk olarak buldum. Ve ona elimi uzattım diyebildiğim tek şey “Geçti , bir daha seni kimse üzemeyecek”. Şimdi senden özür diliyorum. Seni bu kadar hiçe saydığım için, insanların seni bu kadar üzmelerine müsaade ettiğim için, seni hiç bir zaman dinlemediğim için, üzerine bu kadar sorumluluk yüklediğim için, hakkın olan bütün duyguları sana yaşatmadığım için… Şimdi tekrar söylüyorum. İnsanlığından, kalbinden, duygularından, çocukluğundan, hislerinden çok özür diliyorum.Galiba ben almadan vermenin Allah’a mahsus olduğunu unutmuşum.
Bende kimsenin yeri kolay kolay sallanmaz O yerden düştüyseniz eğer bunun için çok uğraşmış olmalısınız. Kimseye sevgim sonsuz ve garanti değil. Yeterli değeri görmediğim her yerden, kendim için vazgeçebilirim.
“Kendimi anlatmaktan vazgeçeli çok oldu.Gün batımı, kahvem ve yalnızlığım.
En güzel ben susarım…!”
“Susması; hayra alamet değildir, seven bir kadının.”
“Susmak; insanın son kurşunudur.”
Derya Sucukçu