Piyano’nun zarif prensesi:İlyun Bürkev
İlyun’la Gümüşlük Piyano Festivali’nde ilk konuştuğumuzda aklımdan bu başlık geçmişti. İlyun Bürkev dünya çapında bir piyanist olma yolunda ilerlerken zarafeti ve mütevaziliğinden de hiçbir kaybetmiyor. BU yıl, 52. İstanbul Müzik Festivali’nin açılış konserini Cem Mansur şefliğinde İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası ile gerçekleştirecek olan İlyun Bürkev ile Merhaba Dergisi adına bir röportaj gerçekleştirdik. Keyifli okumalar
Sevgili İlyun, bu sene 52. İstanbul Müzik Festivali’nin açılış konserini gerçekleştireceksin. Sanıyorum İstanbul Müzik Festivali’nde açılış konseri veren sanatçıların arasında en genç yıldızlardan biri de sen oldun. Bize bu konser hakkında bilgi verebilir misin ? Ayrıca neler hissettiğini de paylaşırsan sevinirim.
Merhaba, öncelikle 52. İstanbul Müzik Festivali’nin açılış konserini Sayın Cem Mansur şefliğinde İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası ile gerçekleştireceğim için çok heyecanlı ve mutluyum. Her yıl birbirinden değerli sanatçıları ve müzisyenleri ağırlayan Türkiye’nin en köklü ve prestijli müzik etkinliklerinden biri olan İstanbul Müzik Festivali’nin bu yılki programı kökler teması ile kurgulanmış ve yaşadığımız topraklarda farklı dinlere, dillere, kültürlere sahip olsak da birbirimize köklerimizden bağlı olduğumuz ve müziğin birleştirici gücüyle bağlandığımız bir festival programı hazırlanmış. Bu anlamlı projenin bir parçası olmak, dünyanın en önemli festivallerinden biri olan bu festivalde bu kadar genç bir yaşta açılış konserinde yer almak benim için tarif edilemez bir mutluluk ve hayatım boyunca unutamayacağım bir deneyim. 21 Mayıs tarihinde gerçekleşecek açılış konserinde Edward Grieg Piano konçertosu La minör op 16 eserini seslendireceğim. Bu konçerto çaldığım ilk romantik dönem konçertosu ve benim müzik karakterime çok yakın bir konçerto olduğunu düşünüyorum. Bu özel konçerto ile bu harika festivalde sanatseverlerle buluşacağım için çok mutluyum. Bu anlamlı projede tüm gençleri destekleyen ve bana da bu özel imkânı tanıyan İKSV yönetimine tüm kalbimle çok teşekkür ediyorum.
Philadelphia Müzik Festivali Concerto yarışmasında hem kendi yaş kategorinde 1.’lik ödülü hem de tüm kategorilerde Overall Runner Up ödülünü kazandın. Bu ödülü sence önemli yapan nedir? Bize yarışmadan ve Overall Runner Up ödülünden ayrıntılı bahsedebilir misin? Bu ödülden sonraki hedefin nedir?
Philadelphia Uluslarası Müzik Festivali Amerika’nın köklü ve en önemli festivallerinden bir tanesi ve tüm dünyadan katılımcıların olduğu bu festivalin konçerto yarışmasında kendi yaş kategorilerimde birincilik ve tüm kategoriler arasında Overall Runner Up ödülünü aldım. Benim için bir rüyanın gerçekleştiği Almanya turnemde Klassische Philharmonie Bonn orkestrası ile Almanya’nın 11 önemli şehir ve salonlarında gerçekleştirdiğim turnemim Münih Herkulessaal’daki kaydımı bu yarışmaya göndererek bu ödülleri kazandım. Önümüzdeki Temmuz ayında Philadelphia’da iki hafta sürecek olan festivale katılım hakkı, Philadelphia senfoni orkestrası üyeleri ile birlikte aynı sahneyi paylaşma ve solo konserler verme imkanı ve aynı zamanda Curtis Üniversitesi hocalarından masterclass ve bestecilik dersleri alma imkanları kazandım. Bu önemli festivalde ülkemi temsil ettiğim için çok mutluyum. Sonraki hedeflerim arasında uluslararası önemli yarışmalarda derece alıp ülkemi en iyi şekilde temsil etmek var.
Sevgili İlyun, MSGSF İstanbul Devlet Konservatuvarı’nda eğitim hayatına başladın ve önemli isimlerle çalıştın. Hayatında iz bırakan kişileri senden dinleyelim.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi İstanbul Devlet Konservatuarı’nda Prof. Burcu Aktaş Urgun’un öğrencisi olarak eğitimime başladım ve Sevgili Burcu hocam bu başarıların temelini attı ve beni bu günlere ulaştırdı. Aynı zamanda Devlet Sanatçımız Sayın Gülsin Onay ile yaklaşık 7 yıldır çalışıyorum. Sevgili Gülsin Hocam bana hem müzikal olarak hem de sahne deneyimi ve bir sanatçının nasıl yetişmesi konusunda çok değerli bilgiler öğretti ve öğretmeye devam ediyor. Kendisiyle yollarımız kesiştiği için kendimi çok şanslı hissediyorum. Şu an Prof. Pavel Gililov’un ilk pre-collage öğrencisi olarak Salzburg Mozarteum Üniversitesinde eğitim hayatıma devam ediyorum. Aynı zamanda Musisches Gymnasium’da lise eğitimi alıyorum. Profesörüm hem eğitimci hem konser piyanisti hem de dünya çapında birçok yarışmalarda jüri üyesi. Onun öğrencisi olarak müzik eğitimime devam etmenin mutluluğunu ve heyecanını her derste hissediyorum. Ayrıca benim için çok önemli masterclasslardan birisi de yaşayan efsane olarak anılan Alfred Brendel ile çalışmam oldu. Kendisinin el yazısı ile kendi kadansını bana hediye etmesi de benim için çok anlamlı ve özel. Son olarak piyanonun yaşayan divası Sayın Martha Argerich ile Joune Chopin yarışması sonrası Lozan da bir araya gelmek , konserde yer almak ve kendisinden ödül almak ta benim için unutulmaz bir anı oldu.
Piyano dışında özel hobilerin var mı? Nelerdir?
Spor yapmayı çok seviyorum, kayak yapmayı çok seviyorum , yürüyüş yapıyorum ve masa tenisi oynuyorum. Ayrıca resim yapmayı çok seviyorum, moda tasarımıyla ilgileniyorum ve çizimler yapıyorum. Onun dışında film tutkunu olduğumu düşünmüyorum ancak klasik filmleri izlemeyi çok seviyorum. Kitap okumayı ve arkadaşlarımla vakit geçirmeyi çok seviyorum. Bir de hayatımda en sadık dinleyicim olan sevgili köpeğim Candy ile birlikte olmanın mutluluğunu her an yaşıyorum.
Her ne kadar klasik müzikle uğraşıyor olsan da yaşıtların gibi senin de dinlemeyi tercih ettiğin türler veya popüler şarkılar, şarkıcılar var mı? Mesela Ilyun Billie Eilish dinler mi?
Evet Billie Eilish de dinlerim. Ama en çok klasik müzik dışında caz, blues ve rock çok seviyorum. 90’lar ve 2000’leri dinlerim ve hatta bunlarla ilgili playlistlerim var.
İlyun Burkev başka bir meslek sahibi olmak isteseydi hangi mesleği seçerdi?
Kesinlikle sanatla ilgili bir şey seçerdim. Çünkü ben çok duygusal bir insan olduğumu düşünüyorum. Duygularımı çok yoğun yaşıyorum . Sanırım oyuncu olmak isterdim.
Senin gibi kendi mesleklerinde, alanlarında başarılı olmak isteyen yaşıtlarına, arkadaşlarına ne tavsiye edersin?
Öncelikle başarı kavramını çok iyi anlamamız gerekli olduğunu düşünüyorum. Bence başarı sonucun kendisi değil sonuca giden yolda sevgi, tutku, kararlılık ve özveriyle yürümektir. Çünkü sonuç bir an yol ise bir ömürdür. Bu yolda muhakkak yükselmeler ve düşüşler olacaktır. Her ikisi de bence çok kıymetli ama düşüşler yükselmeler için tam bir öğretmendir. Ben kendi sürecimde dönem dönem bu duygusal değişimleri yaşadım. İşte bu esasında hayatın ta kendisi. Müzik ise bunu insanın kendisine ve diğer tüm insanlara iletebilen muhteşem bir sanat. Ben bunun bir parçası olduğum için her zaman kendimi çok şanslı ve mutlu hissettim. İşte başarı tam anlamıyla bu. Dolayısıyla tüm arkadaşlara kendi alanlarında yolu sevmeyi, yolda kalmayı ve yola tutkuyla bağlanmayı tavsiye ediyorum.
İlyun Bürkev, 4 yaşında başladığı piyano eğitimine Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi İstanbul Devlet Konservatuarı’nda Prof. Burcu Aktaş Urgun’un ardından, devlet sanatçısı piyanist Gülsin Onay ve Salzburg Mozarteum Üniversitesi’nde Prof. Pavel Gililov ile devam ediyor. Katıldığı birçok uluslararası piyano yarışmasında dereceler kazanan İlyun Bürkev, Ağustos 2021’de orkestra şefi Nil Venditti yönetiminde El Ele Müzik Senfoni Orkestrası ile 18. Uluslararası Gümüşlük Müzik Festivali kapanış konserinde Mozart’ın 13 numaralı piyano konçertosunu icra etti. Eylül 2021’de Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde ve Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde solo konserler verdi. 22 Ekim 2021 tarihinde Adana Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası ile Orkestra Şefi Eray İnal yönetiminde Mozart’ın 13 numaralı piyano konçertosunu seslendirdi. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Galataport İstanbul Açılış Özel Konseri’nde Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası ile Orkestra şefi Rengim Gökmen yönetiminde solist olarak yer aldı. 16 Ocak 2022’de Süreyya Operası’nda piyano resitali verdi. 9 Nisan 2022’de Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde İyileştirmek İyiliktir Derneği’nin düzenlediği sosyal sorumluluk projesinde Gülsin Onay ile birlikte konser gerçekleştirdi. 25 Nisan 2022’de Kıbrıs 17. Uluslararası Bellapais Müzik Festivali’nde devlet sanatçısı Gülsin Onay ve Tuna Bilgin ile aynı sahneyi paylaştı. 18 Mayıs 2022’de Ankara Devlet Opera Orkestrası ile Grieg piyano konçertosu performansı sergiledi. 19 Mayıs 2022’de İzmir Devlet Senfoni Orkestrası ile Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı konserinde Edvard Grieg piyano konçertosunu seslendirdi. Ocak 2023’te İsviçre’nin Lugano şehrinde, Chopin İnstitut’ün düzenlediği Jeune Chopin 3. Uluslararası Piyano Yarışması’nda ödül aldı.
Neşem Yaşar