Kazanılmış savant sendromu nedir?

Dahilik doğuştan gelen bir yetenek midir, yoksa sonradan da kazanılabilir mi? Bu soruya yanıt olabilecek ‘yaşanmış’ ve yaşanmakta olan bir hikâye mevcut..

Jason Padgett, 13 Eylül 2002 tarihinde arkadaşlarıyla birlikte bir barda vakit geçirirken saldırıya uğradı. Saldırganlardan biri ceketini çalarken, diğer saldırgan arkadan yaklaşarak başına sert bir darbe indirdi. Bu darbe, Padgett’in hayatını tamamen değiştirdi.

Saldırı sırasında bilincini kaybeden Padgett’a, hastanede beyin sarsıntısı teşhisi kondu. Ancak, asıl değişim hastaneden taburcu olduktan sonra başladı. 

Padgett, gördüklerini tarif edebilmek için çizimler yapmaya başladı. Bir gün, bir alışveriş merkezinde geometrik desenlerden oluşan çizimlerini fark eden bir adam tarafından durduruldu. Bu kişi, ona bir matematik dersi almasını tavsiye etti. Bu tavsiye, Padgett’in kazandığı olağanüstü yeteneğin farkına varmasını sağladı.

NE TEŞHİS KONDU?

Kazanılmış savant sendromu, travmatik beyin hasarı sonrası kişinin sanat, matematik veya müzik gibi alanlarda olağanüstü yetenekler geliştirmesi durumudur. Bu durum, savant sendromuna benzer. 

De Montfort Üniversitesi’ne göre savant sendromu, otizm tanısı konan bireylerin yaklaşık yüzde 10’unda görülmektedir. Ancak, savant sendromu olan herkes otistik değildir.

Matematik alanındaki yeni yeteneği sayesinde Padgett, Finlandiya’daki Helsinki Aalto Üniversitesi’nde bir dizi beyin taramasına girdi. Araştırmacılar, MR cihazı kullanarak sinirsel aktivitelerini izlerken ona çeşitli sorular yöneltti.

Elde edilen veriler, Padgett’in beyninin çalışma şekli hakkında şaşırtıcı bulgular ortaya koydu.

“Matematikle ilgili bir uyanış yaşıyorum ve etrafımızda mutlak bir büyü var diyen Padgett, yaşadığı deneyimleri ve geçirdiği dönüşümü “Struck by Genius” adlı kitabında anlattı. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu