İmamoğlu hâkim karşısında
İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik ‘yolsuzluk’ iddialarına ilişkin tutuklanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’i, ‘hedef gösterdiği, tehdit ve hakarette bulunduğu’ gerekçesiyle açılan davanın ilk duruşmasında hâkim karşısına çıktı.
Silivri’deki duruşma savcının mütalaasını hazırlaması için 16 Haziran’a ertelendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu hakkında bir paneldeki sözleri nedeniyle, ‘kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret’, ‘tehdit’ ve ‘terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek’ suçlarından 2 yıl 8 aydan 7 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenlemişti. İmamoğlu hakkında siyasi yasak da talep edilmişti.
EŞİ VE ÇOCUKLARI DA SALONDA
Davanın ilk duruşması 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, Silivri’deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumları’nın yanındaki duruşma salonunda görüldü. Duruşma öncesi cezaevi etrafında yoğun güvenlik önlemleri alındı. Tutuklandıktan sonra ilk kez duruşmaya katılan İmamoğlu, siyah takım elbise, beyaz gömlek giyerek, mavi kravat taktı. Eşi Dilek İmamoğlu ve çocukları da salonda yer alarak duruşmayı izledi.
Hakkındaki iddiaları reddeden Ekrem İmamoğlu savunmasında özetle şunları söyledi:
“Bir sonraki seçime Cumhurbaşkanı adayı çıkacağım diye buradayım. Ranta ve millet aleyhine olan her hususa karşı olduğum için buradayım. On milyonlarca insanın 40 liraya yemek yemesine vesile olan kişiyim, partizanlığı söküp atan anlayışı ortaya koyduğum için buradayım. Ama bu çok sürmez. Bu topraklarda bir avuç insanın değil milletin dediği olur, ben hiç şüphe etmiyorum, edenlerin aklına şaşarım.
Panelde ne dedim: ‘Senin evlatlarını sabahın köründe kimse evinden almasın, bu zihniyeti söküp atacağız ki senin bile ailenin geleceğini temin edelim.’ Bunun neresi tehdit? Bu ülkede yaşayan herkesin çocuğunun geleceğinden sorumlu olmasam 16 milyon insan ‘Cumhurbaşkanı adayım’ demez. Burada çok söz söylemek yerine, doğruları söylemekle mesul hissediyorum. 35 sene sonra diplomasını iptal etmek, ailesinin 75 yıllık emeklerini zapt etmek; millet nasıl kendini güvencede hissedecek? Kime sırtını yaslayacak? Çocukların gözünün önünde kapıları kırmak; kime faydası var? Faydası varsa biri bana anlatsın. İfade özgürlüğüyle eleştiri yaptım, terörle mücadele falan, yeter ya. Beni terörle yan yana getirecek kişinin alnını karışlarım. Onu diyen kişi aynaya baksın.
Siyaseten biri terörle yaftalanır mı? Bunu şiddetle reddediyorum. Bu iddianame kötü niyetle yazılmıştır, terörle Ekrem’i yan yana koymakmış, hadi oradan. Yüce Türk yargısına kendimi emanet ediyorum. Bana bu kötülüğü kim yaparsa yapsın onun evlatlarının teminatı olacağım.”