Eğilim yoklaması ve anket garabeti
Cumhuriyet Halk Partisi’nin çiçeği burnunda yeni Genel Başkanı Özgür Özel kentlerde belediye başkan adaylarını ön seçim yetişmeyeceği için eğilim yoklaması ve anketlerle belirleyeceklerini, memnuniyeti ölçeceklerini ifade etti. Her nasılsa bu kapsama İstanbul, Ankara ve Aydın girmiyor. Eskişehir’i Eskişehir yapan Yılmaz Büyükerşen başta olmak üzere şehirleri için gece gündüz çalışan başkanlar tartıya çıkacak. Bir önceki seçimde farzı mahal %60 mı aldı, anketlerde %59 alırsa aday gösterilmeyecek. Sanki Türkiye’de anketler de çok tutuyor gibi, bir kez daha onlara inanacağız.
Eğilim yoklaması ya da anketler deyince tüylerim diken diken oluyor. 2014 yerel seçimlerindeki anılarıma gidiyorum ister istemez. O günlerde Özel Sissus Hastanesi Başhekimiyim. Birgün Çeşme’nin ileri gelenlerinden bir heyet beni ziyaret etti ve belediye başkanlığına aday olmamı istedi. Zamanın belediye başkanı Faik Tütüncüoğlu’nun yaşlandığını genç ve aktif bir başkana ihtiyaç olduğunu belirttiler. Seçimden seçime oy veren bir insandım. Politika ile ilgili yazılar yazıyor ve röportajlar yapıyordum ama aktif politikayı hiç düşünmüyordum. “Bakarız” falan dedim ve CHP Genel Merkezi’ndeki dostlarımı aradım,”Ne dersiniz?” diye. “Mutlaka gir “e inanmadım bir de Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na sorayım dedim. O da “Hocam mutlaka girmelisin”demez mi? Çevremdekiler, gazeteci dostlar herkes teşvik ediyor. Hazırladım dosyamı ilçe başkanlığına verdim. 13 aday adayı var. Şu an Çeşme Belediye Başkanı olan Ekrem Oran da aday adayları arasında. O yıl adayı belirleme süreci uzun , neredeyse altı ay. Düşünebiliyor musunuz maddi manevi yıpranmayla geçen altı ay.
O sene de parti adayların eğilim yoklaması ve anketlerle belirleneceğini bildirdi. Eğilim yoklamasında ve anketlerde ilk 3 içindeyim. Herkes “Başkanım”demeye başladı bile.
Günlerden birgün MYK adayları belirlemek üzere toplandı ve Çeşme için yeniden Faik Tütüncüoğlu kararı çıktı. İşte o an Aziz Kocaoğlu ekibi devreye girdi ,”bizim verdiğimiz liste olacak” dayatmasında bulundular. Bunun üzerine Parti Meclisi’nde MYK nın önerileri genel başkanın isteği ile değişti, Çeşme Belediye Başkan adayı Muhittin Dalgıç oldu. Bazı aday adayı arkadaşlar başta DSP olmak üzere değişik partilerden aday oldular,ben Türkiye’de ilk defa olan bir uygulama ile noterden aldığım belgeye (Aday olmadığım taktirde aday olan arkadaşın yanında olacağım) sadık kaldım ve politika defterini kapattım. Sonradan öğrendim ki zaten listeler bir buçuk sene önce hazırlanmış, genel başkana verilmiş. Bizimle bilmem ne geçmişler. Terbiyem müsait değil açık açık yazmaya.
Şimdi yine bir yerel yönetim seçimi. Ve yine aynı senaryo. Adım gibi eminim ki listeler yine genel başkanın elindedir. MYK sonrası Parti Meclisi’ne sunulacak, o arkadaşlar da –vicdanlarının sesini dinleyerek- ellerini kaldırıp onaylayacaklar.
Değişim değişim diyorsunuz bu garabet sistemi değiştirsenize?