CHP’de 39. Olağan Kurultay maratonu
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), üç gün sürecek 39. Olağan Kurultayı’nı “Şimdi iktidar zamanı” sloganıyla Ankara Spor Salonu’nda başlattı.
Kurultayın ilk günü parti programını yenilenmesi ve tüzükteki bazı maddelerin değiştirilmesi görüşüleceği için seyircilere kapalı olarak gerçekleştirildi.
Kurultay salonunda CHP’nin tutuklu belediye başkanlarının fotoğraflarına yer verildi. Salonun dört ana sütununda Cumhuriyetin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün, CHP lideri Özgür Özel’in, yakın zamanda yaşamını yitiren eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen’in ve yine yakın zamanda yaşamını yitiren Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in fotoğrafları yer aldı.
Salonda CHP’nin tutuklu Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu için de “İmamoğlu’na özgürlük” yazılı bir pankart ile Özel ve İmamoğlu’nun fotoğraflarının yer aldığı “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” pankartı asıldı.
Ayrıca CHP’nin “Millet iradesine sahip çıkıyor” mitinglerinde kullandığı “Adayımızı yanımızda, sandığı önümüzde istiyoruz” sloganı afiş olarak salona asıldı.
Partinin 81 ilinden kadın kollarının parçalarını birleştirerek oluşturduğu “Önce adalet, önce hürriyet” yazılı devasa bir pankart da salonun tribünlerine yerleştirildi.
Salonda partinin kurultay için hazırladığı yeni şarkısı, Edip Akbayram’ın Güneşli Günler şarkısı, Zülfü Livaneli’nin şarkıları, İmamoğlu’nun seçim şarkılarından “Ekrem burada, hodri meydan” gibi şarkılar çalındı. Bunun yanında salonda kurultayın ikinci günü için yapılan koreografi hazırlıkları olduğu da görüldü.
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılmadığı kurultayda, Özel’in yanında partinin eski genel başkanlarından Murat Karayalçın, İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu, Muharrem İnce, partinin genel başkan yardımcıları oturdu.
Bunun yanı sıra partinin milletvekilleri, belediye başkanları ve delegeleri de salondaki yerini aldı. Geçen hafta tahliye olan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay da kurultaya katıldı.
Eskişehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce oybirliğiyle divan başkanı olarak seçildi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Olağan 39’uncu Kurultayı’nın açılışını yaptı.
Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Değerli yol arkadaşlarım, partimizin vefakar ve cefakar neferleri bir kez daha hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum. 39’uncu Olağan Kurultayımıza hoş geldiniz, şeref verdiniz. Bugün kurultayımızın ilk günü, cumartesi ve pazar günleri iki günlük, seçimli, siyasi tonu yüksek kurultaylarımızın yanı sıra uzun süre sonra ilk kez üzerinde uzun emekler verdiğimiz parti programımızı tartışacağımız, görüşeceğimiz, son şeklini verip hayata geçireceğimiz, oylamasını yapacağımız, ardından tüzüğümüzde son bir yıl içinde ortaya çıkan bir takım değişiklik ihtiyaçlarını gidereceğimiz, ardından da yarınki kurultay takvimimizi işletmek üzere bugünkü çalışmalarımızı tamamlayacağımız kurultayımızın ilk günündeyiz.
Yarın 81 ilden, Türkiye’nin dört bir yanından buraya koşup gelecek Cumhuriyet Halk Partililerin takip edecekleri bu salonda bugün delegelerimizle ve davetlilerimizle birlikte program çalıştayımızı yapacağız. Bildiğiniz gibi iki yıl önce bu salonda Değişim Kurultayı’mızda bir takım sözler, vaatler ve önümüze bir çalışma takvimi koyulmuştu. O takvimin içinde hiç şüphe yok ki en önemli iki hedefimiz, tüzüğümüzü değiştirmek ve programımızı yenilemekti. Geçen sene 4-9 Eylül tarihleri arasında; 4 Eylül, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partimizin de ilk kongresi o günkü söylemle, ilk kurultayı olarak kabul ettiği Sivas Kongresi’nin toplandığı gün, 9 Eylül de hem düşman işgalinden Anadolu’yu kurtardığımız, düşmanı denize döktüğümüz hem de partimizin kuruluş yıldönümüne gelen haftayı kuruluş haftası olarak tanımlamıştık.
Geçen sene bu kuruluş haftası boyunca çeşitli etkinlikler yapmış, tüzüğümüzü 81 il başkanımızın ve örgütümüzün sahiplendiği bir süreçle örgütün talepleri, çağın talepleri, Türkiye’nin önüne koymak istediğimiz örnek parti içi demokrasi hedeflerimiz, bizlerin ve parti içi demokrasiye dair söz söyleyen herkesin taleplerinin ortaklaştığı ve 10 ay öncesindeki kurultayımızda söz verdiğimiz gibi ortak akılla çalışıp, bir mutabakatla sonlandırmak istediğimiz tüzüğümüzü bu salonda toplanan delegelerimizin neredeyse oybirliğiyle, en tartışmalı maddesinde 32 karşı oya karşı bin 200’ün üzerinde oyla, maddelerinin çoğunu oybirliği ile onaylamış ve yürürlüğe koymuştuk. O tüzüğümüzde artık Cumhuriyet Halk Partisi’nin bundan sonra her yıl 4-9 Eylül arasındaki haftayı kuruluş haftası olarak kutlaması da resmiyet kazanmıştı.”
“4-9 Eylül haftasında bu yıl için hedefimiz, program çalışmamızdı. Tabii ki program çalışması ne bir güne, ne bir haftaya sıkıştırılabilecek ya da partide birkaç kişinin oturup kaleme aldığı ve ardından oya sunduğu bir metin olamazdı. Elbette pek çok siyasi partide bunun şekil şartı tamamlamak için yürütülen bir süreç olduğunu biliyoruz. Ama bizde böyle olamazdı. Biz söz verdiğimiz gibi 81 ilde ilk il danışma kurullarını yapıp, bu çalışmaları il bazına taşıyarak, tanıtarak tartışmaya başladık. Ardından 923 ilçemizde ilçe danışma kurulları yapıldı. İlçe bazında partimize geçmişte emek verenler, katılım sağlamak isteyen tüm üyelerimiz.O ilçelerin meslek örgütleri, sivil toplum örgütleri, varsa sendikal örgütlenmelerinin davet edildiği, şehrin kanaat önderlerinin ziyaret edilerek fikirlerinin alındığı, ilçe danışma kurullarında tartışıldığı, raporlaştırıldığı bir süreci hep birlikte siz yaşadınız ve programımızdan beklentileri ilçe bazında tartışarak olgunlaştırdınız. Ardından ikinci il danışma kurulu toplantılarımız yapıldı. İlçelerden gelen öneriler, il danışma kurulu toplantılarında tartışıldı. Üzerinde mutabakata varılan maddeler olgunlaştırıldı, raporlar haline getirildi ve genel merkezimize yollandı.
Bu çalışmalarla eş zamanlı olarak Sayın Genel Sekreterimizin, yardımcılarının ve görev dağılımı gereği gölge bakanlarımızın kendi alanlarında ve tüm Parti Meclisi üyelerimizin, milletvekillerimizden katkı koymak isteyen çok sayıda arkadaşımızın emekleriyle hem bu raporlar çalışıldı, hem dünyadaki örneklere bakan komisyonlarımız çalışmalarına devam ettiler. Bir yandan da bu kez genel merkezler düzeyinde, meslek örgütleri, sivil toplum örgütleri, sendikalarla gerekli temaslar kurularak olgunlaşmakta olan metin anlatıldı.”
“Bu süreci mart, nisan, mayıs aylarında olgunlaştırmayı düşünüyorduk. Malum 19 Mart sivil darbesi, hatta 19 Mart yargı darbesiyle birlikte bambaşka bir sürece girdik. O günden bugüne neler yaşadık, neler oluyor? Bunların hepsini yarınki konuşmam sırasında değerlendireceğim. Ama bugünü programla ilgili detayların, programla ilgili Cumhuriyet Halk Partisi’nin ortaya koyduğu perspektifin, Türkiye’nin önüne koyacağı yol haritasının önüne geçmemesi açısından konuşmamı bugün sadece programla ilgili kısımlarla sınırlı tutacağım.
Siyasi polemiklere, siyasi değerlendirmelere ya da önümüzdeki süreçle ilgili hep birlikte kararlılığımızı ifade edeceğimiz söylemlerin tamamını yarına bırakıyorum. 19 Mart’tan beri gelen zorlu süreçle Türkiye’de hem siyaseti paralize etmek, felç etmek, Cumhuriyet Halk Partisi’ni felç etmek ve bunların tamamen Cumhuriyet Halk Partisi’nin pozitif gündemini terk etmesini sağlamak, Türkiye’nin sorunlarını bildiği ama nasıl çözeceğine yönelik sözlerinin duyulmasına engel olmak maksatlı o kötü girişim; bir yanda arkadaşlarımızı özgürlüklerinden mahrum bırakırken, eşlerinden, çocuklarından, ailelerinden ayırırken, onlara çok ağır, çok haksız bedeller ödetirken, bir yandan da Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidara hazırlanmasının, iktidar yürüyüşünün ve bunun toplum tarafından kıymetlendirilmesinin önüne geçmeye çalıştığı da çok açıktı. Her şeye rağmen bir yandan direndik ama bir yandan büyük bir emekle, büyük bir gayretle çalışmaya devam ettik.
Cumhuriyet Halk Partisi karşı kafede kayyım kapıda beklerken, içeride program çalışmalarını yapabilen, zaman zaman görev yapan genel başkan yardımcılarımızın, Parti Meclisi üyelerimizin ‘Partiye bir müdahale var mı?’ diye perdeyi aralayıp, dönüp ‘Dünyadaki sosyal demokrat programları Türkiye’ye en olumlu yönleriyle nasıl taşırız?’ çalışmasını birlikte yapabildikleri bir süreçti. Otobüsün üzerindeki konuşmanın öncesinde bir yandan ‘Ne konuşacağız?’ı not alırken, bir yandan programla ilgili verilmesi gereken bir – iki kritik kararı Genel Sekreterimizin telefonu ucunda yanıtladığım süreçleri dün gibi hatırlıyorum. O yüzden esas meselenin her şeyden kurtulmak için iktidar olmak, iktidar olmak için Türkiye’nin önüne Türkiye’nin sorunlarını çözecek hem kadroları, hem programı çıkarmak, bu programdan bir hükümet programı çıkarmak, o hükümet programının somut vaatlere evrilmesinin ve kamuoyunda ‘Evet, bizi bu program kurtarır, bu parti kurtarır, bu kadro kurtarır. 100 yıl sonra Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkeyi bir kez daha kurtarır’ dedirtebilmenin esas yolunun bu çalışmalardan geçtiğini biliyorduk. O kararlılıkla da bugün sizlerle buradayız, sizlerle birlikteyiz.”
CHP’de Parti Meclisi üye sayısının 60’tan 80’e çıkarılmasını ve gölge kabinenin Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’ne entegrasyonunu öngören tüzük değişikliği taslağı, Tüzük Hazırlık Komisyonu’nda, Kurultay Başkanlık Divanı’na sunulmak üzere onaylandı.
Son olarak, CHP’nin yeni programıoybirliğiylekabul edildi.
ADAYLIK BAŞVURULARI BAŞLADI
CHP’nin 39. Olağan Kurultayı’nda Genel Başkanlık adaylığı için başvurular başladı. Yarın saat 10.30’a kadar başvuru yapılabilecek.
CHP tüzüğüne göre en az 70, en çok 138 delegenin imzasıyla aday olunabiliyor.




