Bir Akdeniz Hikayesi

Araştırmacı-yazar ve belgeselci Gülşah Çeliker’le “Haritacı ve Kaşif” Piri Reis ve Kristal Kolomb’dan gizli kalmış bir Akdeniz hikayesi.”adını taşıyan kitabı nedeniyle bir araya geldik. Çeliker ile keyifli bir sohbet..

“Nereden geldi bu ilham perileri?”

“ Sabiha Gökçen Belgeseli’mi henüz bitirmiştim. Yeni bir proje arayışım başlamıştı. Bir gün, ‘Sabiha Gökçen Belgeseli’nde de destekleri olan Prof. Dr. Celal Şengör hocayı ziyaret ettim. Kütüphanesindeki masada duran Piri Reis Sempozyumu’ndan haberim oldu. Onun daveti ile sempozyuma katıldım. Ve bir anda ‘Piri Reis Dünya Haritacısı Belgeseli’ne adım atmış oldum. Bu belgeseli tamamlamak için çalıştığım 10 yıldan fazla süren çaba ve emeklerim belgeselin öncesinden çıkan bir kitapta vücut buldu. Uluslararası belgeseli henüz tamamlayamadım ,sponsor arayışındayım. Bu sırada ‘Haritacı ve Kaşif’ ingilizceye çevriliyor.”

 “Dünyanın bir çok ülkesinde “Keşifler Çağı”anlatılırken Türklerin adı geçmez”

“Aynen. Keşifler Çağı dediğimizde aşina olduğumuz isimlerden bazıları bir çırpıda gelir aklımıza. Marco Polo, Magellan,Kristof Kolomb,Amerigo Vespucci falan. Peki ya Piri Reis ? Ondan niye bahsedilmiyor ? Piri Reis’in bu alandaki çabaları görmezden gelinmiştir. İspanyol Seferadları yükselen katolik kilisesinin baskısıyla özgürce yaşayacakları başka bir ülke, toprak arıyorlardı. Ancak bu Avrupa sınırlarında pek mümkün değildi. Bu sebeple 2. Beyazıt’a da bir mektup göndermişlerdi. Osmanlı Türk  İmparatoru Beyazıt onların gelmesinin kararını verdiğinde yerleştirilecek yerler İstanbul, İzmir ve Selanik olmuştu. Diğer Müslümanlar ise Kuzey Afrika’ya yönlendirilmişti. Bu gün İspanyol Seferadları olarak bilinen sinegogları kendi kültür ve mutfaklarını hala yaşatan Türk musevilerinin doğuş hikayesi bu şekilde olmuştu. İspanya-Osmanlı Türk İmparatorluğu ile Piri Reis’in amcası Kemal Reis’in kaptanlığında 1501’de Valencia açıklarındaki büyük deniz savaşında ise ele geçirilen 6 gemi içerisinde;  Kristof Kolomb ile Amerika’ya – Antilya kıyılarına  giden ve o bölgenin Kolomb tarafından yapılan haritasını ele geçirmişlerdi. Bu harita Piri Reis’in 1513 tarihli ilk dünya haritası için en önemli kaynak olmuştu. Zira Kristof Kolomb tarafından yeni keşfedilen bu kıyılar henüz yeni bir kıta olduğu ispatlanmamıştı.”

“Bu vesile ile bol bol seyahat etmişsindir”

“Özellikle Kristof Kolomb ve Piri Reis arasındaki bu orijinal bağı daha fazla araştırmak üzere Barselona, Madrid ve Salamanca Üniversitesi’ne hatta Kolomb’un mezarının ve bir enstitüsünün olduğu Sevilla kentine kadar onca seyahat yaptım. Akdeniz ülkeleri arasındaki dostluk ve kültürel bağlar yüzyıllar  öncesinden kurulmuş ve güçlenmişti. Bu konu beni Kolomb’un torunu olarak bilinen Madrid’de yaşayan yine tarihçi bir profesör hanıma kadar ulaştırdı. Çalışmalar sonuçlanınca yeni keşifler ve bilgiler ile daha fazlasını bulabileceğime inanıyorum “

 “Belgeselden önce kitabı geldi”

“Öyle. Haritacı ve Keşif adlı romanım bahsedilmeyenlere kapı aralarken tarih tanıklığını genç Piri Reis’in Akdeniz’deki keşifler, haritalar, savaşlar ve aşklar arasında geçen macera dolu yaşamını birleştiriyor. Onun ileri görüşlülüğünü ,ülkesinin Keşifler Çağı’na katılması için çizdiği 1513 ve 1528 dünya haritalarıyla daha iyi anlayacak,Kitab-ı Bahriye’nin destansı hikayesini ve dünya bilim tarihine katkısını da okuduğunuzda kendinizi bilim,tarih ve edebiyat şöleninde hissedeceksiniz”

“Bir solukta okudum zaten. Kalemine sağlık”

Erkan Sevinç

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu